Tek adam rejiminin yeni skandalları

Taksim teröründen sonra hep birlikte şahit olduğumuz yeni örnekler, tek adam siyasetinin giderayak sergilediği yeni skandallar olarak kayıtlara geçti ve geçiyor.Meselâ menfur olaydaki 6 vefatın açıklandığı ve "Terör kokusu var" ifadesinin kullanıldığı basın toplantısından hemen sonra uçulan Endonezya-Bali'de kızların dans gösterisiyle karşılanmakta bir beis görülmedi. Oysa Türkiye'nin o saldırıyla sarsıldığı ve masum can kayıplarının derin üzüntüsünü yaşadığı bir ortamda buna meydan verilmeyebilir; Dışişleri Protokolü devreye sokularak, Endonezya yönetiminden karşılamadaki o gösteriyi iptal etmesi rica edilebilirdi. Ve anlayışla karşılanıp yerine getirilirdi. Ne var ki, ortak akıl her yerde olduğu gibi Dışişlerinde de devredışı bırakıldığı için olmalı, böyle birşey düşünül(e)medi, gereken hassasiyet gösteril(e)medi ve herkesin vicdanını rahatsız eden o görüntüler yaşandı. Bir başka örnek, İçişleri Bakanı saldırının sorumlusu olmakla suçladığı ABD'den gelen taziye mesajını red ve iade eder; Cumhur ortağı da ABD'yi yerden yere vururken. Cumhurbaşkanının ABD Başkanıyla bir araya gelerek, onun bizzat ilettiği taziyeyi kabul etmesi. Bu iki tavırdan ya biri doğru, ya diğeri. Aynı yönetim kadrosundan, birbirine tamamen ters tavırların sâdır olması nasıl bir "uyum ve tutarlılıktır; bu da ayrı bir bahis. Dönüş yolunda iç siyasetle ilgili olarak İYİ Parti'ye yapılan "6'lı masadan kalk" çağrısı ise