Geliyor gelmekte olan

Gelinen noktada tek adam rejiminin ülkeyi getirdiği yer, her alanda tam bir kötüye gidiş tablosunu önümüze koyuyor.Defaatle ifade ettiğimiz üzere: Bu rejimle demokrasiden çok uzaklaştık. Kuvvetler ayrılığı tamamen ortadan kalktı. Yasama ve yargı, tek adamın kontrolündeki yürütmeye bağlandı. Meclisin yasama ve denetim fonksiyonları işlemez hale geldi. Yüksek yargı organları dahil, mahkemeler siyasî atamalarla siyasetin etkisine sokuldu. Adalet Bakanının başında olduğu HSK, hâkim ve savcıları kontrol etmek için kullanıldı. Medya denetim altına alınıp tamamen iktidarın propaganda aracı haline getirildi. Bağımsız basın farklı yöntemlerle uygulanan baskılarla susturulmaya çalışılıyor. İşlevsizleştirilen üniversiteler bilim üretmekten uzaklaştırıldı, eğitim kalitesi düştü. Fakülteler habire işsiz mezun ediyor. İlk ve ortaokullardaki eğitim de malûm. İç siyaset muhalefete tahammülsüz antidemokratik bir anlayışa mahkûm edilirken, istişare ve tecrübeyi dışlayarak şahsî ilişkiler ve rüzgara göre değişen konjonktürel tercihlerle yürütülen dış politika keskin U dönüşleriyle oradan oraya savrulup duruyor. Ve enflasyon, işsizlik, gelir uçurumu, tüketim, israf, pahalılık kıskacındaki ekonomi. Tek adamın, yıllardır birlikte yürüdüğü yol arkadaşlarını da harcayıp, düne kadar güya mücadele ettiği kesimlerle ittifak kurarak uyguladığı politikalar toplumda giderek büyüyen