Kehanet mi lanet mi... Yazdığı acıyı 20 yıl sonra kendi yaşadı

Amerikalı ünlü yazar Paul Auster'ın oğlu Daniel'ın 10 aylık kızının ölümünden sorumlu olduğu gerekçesiyle tutuklandığı haberi çıktı dün gazetelerde.Ruby Auster geçen kasım ayında Brooklyn'deki evinde bilinci kapalı şekilde bulunmuş, hastaneye kaldırıldıktan kısa bir süre sonra da öldüğü açıklanmıştı. Bebeğin ölümünden sonra yapılan incelemede ölüm sebebinin kanında yüksek oranda uyuşturucu madde olması gösterilmişti.44 yaşındaki Daniel Auster ifadesinde eşi evden çıktıktan sonra eroin kullandığını, bebeği Ruby'nin yanına uzandıktan sonra uykuya daldığını, uyandığında bebeğin morarmış olduğunu ve hareket etmediğini fark ettiğini söylemiş.Daniel Auster'ın adı 1998 yılında uyuşturucu trafiğinde işlenen bir cinayete karışmış ve bu olaydan denetimli serbestlik almıştı.İşin haber kısmı böyle.Gelelim hayatın sanatı fena halde taklit ettiği kısmına...'HAYATIMDAKİ BAZI GERÇEKLERİ, KİŞİLERİ ROMANA KARIŞTIRIYORUM'Paul Auster'ın 2003 yılında yayımlanan 'Kehanet Gecesi' adlı romanında anlattığı konulardan biri de uyuşturucu bağımlısı bir gencin hikâyesiydi.Romanda ölümün kıyısından dönen ve hayata tutunmaya çalışan yazarın bir arkadaşının oğlu uyuşturucu bağımlısıdır. Şiddete eğilimli genç adamı, polise şikâyet ettikleri için bir gün evlerine gelip yazarın eşini darp eder. Bu olay ve uyuşturucu bağımlısı gencin hikâyesi romanda uzun uzun anlatılır.Daniel Auster ünlü yazarın ilk evliliğinden olan oğlu. İkinci evliliğini yazar Siri Hustvedt ile yaptı Paul Auster. Siri Hustvedt de 2003 yılında başkahramanı bir uyuşturucu bağımlısı olan bir roman yazmış, hatta bu romanın kahramanının adı da tıpkı Daniel Auster gibi bir uyuşturucu satıcısının ölümüne karışmıştı.Genel kanı Paul Auster'ın ve eşinin uyuşturucu bağımlısı bu karakterleri Daniel Auster ve onunla yaşadıklarından esinlendikleri.Paul Auster romanlarını çeviren İlknur Özdemir'e 2002 yılında verdiği ve 'Kehanet Gecesi'nin Türkçe baskısının sonunda yer alan röportajında şöyle diyor:"Bir öykü var, bir yazar bir öykü üzerinde çalışıyor. Hayatının yansımaları bu öyküye giriyor. Kasıtlı olarak, hayatındaki olayları yazdığı romana karıştırıyor. Aynı zamanda ben de bunu yapıyorum, hayatımdaki bazı gerçekleri, kişileri romanlarıma katıyorum. Tuhaf bir roman olacak bu."Sözünü ettiği bu romanın adı 'Kehanet Gecesi'.DUYDUĞU EN BERBAT HİKÂYEYİ YAŞADIRomanın anlatıcısı olan yazar, kitabın bir yerinde uyuşturucu bağımlısı bir fahişenin kötü bir otelin tuvaletinde doğurduğu bebeği çöpe attığı ve müşterisini bıçakladığı bir olaya yer veren gazete haberinden söz ederek şöyle diyor:"Bu haberi sonuna kadar ilk okuduğumda kendi kendime 'Duyduğum en berbat hikâye bu,' demiştim. Bebek konusundaki bilgileri hazmetmek zaten kolay değildi, ama dördüncü paragrafta bıçaklamayla ilgili bölüme geldiğimde insanlığın sonuyla ilgili bir hikâye okuduğumu anladım, Bronx'taki o oda, insan hayatının anlamını yitirdiği yerdi. Birkaç dakika durdum, soluğumun düzelmesini bekledim, titrememi engellemeye çalıştım, sonra haberi bir daha okudum. Bu kez gözlerime yaşlar doldu."Paul Auster, ne yazık ki bu satırları yazdıktan tam 20 yıl sonra aynı şeyleri ve belki daha ağırını yine uyuşturucu belası yüzünden kaybettiği torununun ardından hissedecekti. ALAÇATI'DA KAFKA YAŞADI JAPON yazar Haruki Murakami'nin 2002'de yayımlanan 'Sahilde Kafka' romanında kahramanın adı Kafka Tamura'ydı. Ancak Franz Kafka ve onun herhangi bir kitabıyla bu isim benzerliği dışında başka bir ilgisi yoktu romanın.Kafka'yı sahilde değil ama geçen hafta sonu Alaçatı'da gördüm. The Stay Warehouse otelinin lobisine kurulan sahnede Joseph K. hakkında açılan ve nedenini bir türlü çözemediği absürt dava ile cebelleşip durdu 90 dakika boyunca.İngiliz yazar Tom Basden'ın Franz Kafka'nın 'Dava' romanından uyarladığı oyun sadece konusuyla değil, temposuyla da günümüze uyarlanmış. Espriler yer yer yerelleşmiş. Aman, Kafka şimdi çok ağır gelir, zaten pandemiden yeni yeni çıkıyoruz, bunaltır bizi demeyin. 90 dakikanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz.Mert Fırat, Joseph K. olarak, Didem Balçın, Onur Dilber,