Nazlı Eray sergisi neden iptal oldu

Kitaplarındaki fantastik dünyayı severim Nazlı Eray'ın. Aynı dünyanın izlerini tablolarında da bulmayı umduğum için bir resim sergisi açacağını duyduğumda heyecanlandım. O kurduğu büyülü dünya tablolarına nasıl yansıdı acaba diye merak ettim.Resim yaptığını bilmiyordum. Karaköy'deki Schneidertempel Sanat Merkezi'nde 15 Şubat tarihinde açacağı 'Kadın' konulu sergisinin bülteninden öğrendim. Hatta bu ikinci akrilik sergisiymiş.Şöyle yazıyordu serginin tanıtım metninde: "Bir tuvalde beş kadın, sekiz kadın, gözler, dudaklar, duygular, umutlar, sevgi isteyen gözler, kabartılmış saçlar, güzeller, çirkinler, yapayalnızlar sizlerle beraber olacak. Onlar konuşamadıkları için hikâyelerini gözleri ile renkleri ile kirpikleri ile dudakları ile tuvalden anlatıyorlar. Altmış bir tuvalim üzerinde 346 değişik kadın, kahkahaları, çığlıkları, rüyaları, dinledikleri müziklerle, gezdikleri yerlerle 'Karamel' adını verdiğim sergimde sizlerle Bodrum'da buluşmuştu. Şimdi sırada İstanbul ve bu şehirde sergimin adını 'Orphe' olarak belirledim, kitaplarımdan birisinin adı, kadınlarım İstanbul'da sizleri heyecanla bekliyorlar."GÖRENLERİN ANLATTIĞI: BARDA YAKILDIBizim de heyecanla beklediğimiz bu serginin küratörlüğünü ise Eray'ın 'emprezaryom ve görsel tasarımcım' dediği fotoğraf sanatçısı Tolga Yarıcı üstlenmişti. Sergiyle ilgili ayrıntılı bilgi almak için galeriye ulaştığımda Nazlı Eray'ın rahatsızlanması nedeniyle ertelendiğini söylediler.Küçük bir araştırma yaptığımdaysa çok farklı bir olayla karşılaştım.Nazlı Eray ve küratörü Tolga Yarıcı Bodrum'da yaşıyorlar. Bu sergi için yakın çalışan iki sanatçı açılışa kısa bir süre kala bilmediğim bir nedenle tartışıyorlar. Küratör Yarıcı tablolardan birkaçını müdavimi oldukları mahalle barındaki varile atıp yakıyor. Atölyedekilerin bir kısmını da keserek tahrip ediyor. Olaya şahit olanların anlattıkları böyle.AVRUPA'YI DOLAŞACAKTIOysa sergi için hazırladığı metinde yere göğe sığdıramadığı küratörünü şu sözlerle anlatıyordu Nazlı Hanım: "Sergimin küratörlüğünü emprezaryom ve görsel tasarımcım, sanatçım Tolga Yarıcı üstlendi. Bu çalışmanın ilk adımından son gününe kadar olan hassas çalışmaları ve yönlendirmeleri, Belçika Kraliyet Akademisi Görsel Sanatlar ve Tasarım Bölümü'nden aynı dönemi paylaştığı okul arkadaşları, onun kendi sanatsal danışmanı ve Fransa, Amerika, İspanya temsilcisi Paloma Picasso ile sergimizin Avrupa Turnesi çalışmalarının hepsi çok heyecan vericiydi.2020 yılında 'Yılın Yazarı' unvanı verilişi, pandemi dolayısıyla kitap fuarlarının ertelenişi ve bu süreçte üretmeye ve daha çok yaratmaya yönelik çalışmalarımız, Tolga Yarıcı'nın atölyesinden ve fikirleriyle onun dahili olduğu 'Dadaist' akıma girişimdir bu sergim. Her bir tablom arkasında eserimin ismi, hikâyesi, yapıldığı tarih, Tolga Yarıcı tarafından verilmiş bir seri numarası, o müthiş Don Quijote mührüyle künyelenmiş eserlerimi görmeniz, bu heyecanıma ortak olmanız için hepinizi sergime bekliyorum."Sanatçı - küratör anlaşmazlığının en çarpıcı ve tahripkâr örneklerinden biri. Şiddet tablolardaki kadınlara da ulaştı. BİENALİN 'ÇERÇEVE'Sİ NEREDEN GELİYOR 2. Yeditepe Bienali'nin kavramsal çerçevesi bu yıl küratör Berkant Karpat tarafından 'çerçeve' fikrini temel alan, 'çerçeve içi-çerçeve dışı' olarak belirlenmişti. 226 sanatçıya ait 282 eserin sanatseverlerle buluştuğu bienalin bu başlığına sanatçı Bedri Baykam'dan itiraz geldi.Baykam bir açıklama kaleme alarak 2. Yeditepe Bienali'nin kavramsal çerçevesinin ve kullanılan görselin 2013 yılında ürettiği 'BoşÇerçeve' serisinin aynısı olduğunu yazdı.Evet, Baykam'ın bu eseri uzun süre sanat gündemini meşgul etmişti. Sadece sanatsal değeriyle değil, boş bir çerçeveden ibaret olan bu eseri Murat Ülker'in 125 bin dolara satın almasıyla da dikkat çekmişti.GOOGLE'A YAZSA GÖRÜRDÜBienal küratörünün ve danışmanlarının böyle bir benzerliği nasıl olup da fark etmediklerini anlayamadığını belirten Baykam şunları yazdı:'BoşÇerçeve'nin ilk kez Bedri Baykam tarafından yapıldığının bizzat şahidiyim. Selfie'miz Venedik'teki sergiden."2013 yılının nisan ayında, New York, The Proposition Gallery'de açtığım 'BoşÇerçeve' serimin aynısı, II. Yeditepe Bienali'nin kavram ve tanıtımı olarak karşıma çıktı. Geniş bir katalog ile sunulan ve oldukça ses getiren, New York'un ardından İstanbul ve Ankara'da çeşitli sanat galerileri, müzeleri ve uluslararası fuarlarda