Geçen gün 18 yaşında bir delikanlıyla konuşuyorum. Vaktinin büyük kısmını sosyal medya organizasyonlarıyla geçiren, siyasete de meraklı bir genç... Muhalefete yakın duran gençlerin seçime az bir zaman kala "Millet İttifakı" liderleriyle sosyal medyada kavgaya tutuşmalarının nedenlerini sordum... "Bunun aslında yaşla başla ilişkisi yok, 12 seçim kaybetmiş ama yine de dümeni terk etmemiş bir adam 30 yaşında olsaydı ne fark ederdi" dedi ve şöyle devam etti: "Demek ki siyasi bakımdan bir zombiden söz ediyoruz. Annem babam bunu anlamak istemeyebilir ama ben biliyorum." Delikanlı gittikten sonra... Telefonumdaki not defterini açtım; CHP'nin ünlü vekillerinin Meclis saltanatlarına baktım... Erdoğan Toprak, 7 dönem vekil. Engin Altay, 7 dönem vekil. İlhan Kesici, 6 dönem vekil. Faik Öztrak, 6 dönem vekil. Özgür Özel, 5 dönem vekil. Mahmut Tanal, 5 dönem vekil. Tekin Bingöl, 5 dönem vekil. Bülent Tezcan, 5 dönem vekil. Sezgin Tanrıkulu, 5 dönem vekil. Liste böyle uzayıp gidiyor. "Huzur evi" standardında siyasi saltanat sürmenin açık tablosudur bu... Vekillerini yenilemekten korkan, vekilleri de Meclis'e kazık kakmış bir parti aklı(!) sıra gençlere sesleniyor... Ve anladım ki, kendi seçmen tabanlarından gelen gençler de artık bu "zoka"yı yutmaya razı değiller! Söylemek için henüz erken, diyebilirsiniz. Ama şu çok açık... 2023, hem iktidar hem de muhalefet için siyaset sosyolojisinin tümüyle değişeceği bir dönemin eşiğidir. Meselenin AK Parti'yi