Hep uzaktalar...

Uzmanlar BBC'ye konuşmuşlar... Zaten iki yıl süren pandeminin etkileri silinmemişken, şimdi Ukrayna'da süren savaşı ruhlarımızın kaldırması çok zor olacakmış... Tüh ya! Uyandığımızda ilk iş olarak kalkıp haberlere bakıyor ve olup bitenlerden ciddi biçimde endişeleniyormuşuz... Gördüklerimize üzülüyormuşuz... Bir şeyler yapmak lazımmış... Tabii tabii... Hiç savaş yokmuş, hiç çocuklar ölmüyormuş gibi yaşamak lazım. Suriye'deki, Yemen'deki çocuklar mı Onlar başka... Burası Avrupa'nın göbeği... O yüzden tatsız geliyor hanımefendilere, beylere... Birleşik Krallık sağlık sisteminin ünlü kuruluşu Anxiety UK hemen halkın yardımına koşmuş... Kurumun tavsiyesi şu: "İyi beslen, dışarı çık, telefonunu bırak, insanlarla iletişim kur ve dinlen." Şaka gibi... Ama ciddiler. Nerdeyse bizim NişantaşıBebek ahalisinin çok tuttuğu tavsiyeden esinlenip şöyle diyecekler: "Toksik haberler yerine eğlenceli haberler seç; keyfine bak!" Şaşmamalı; Batılı insanı üzen şey başka insanların başına gelenler değil, "rahatsız edilmesi"dir. Gerçekten dert edinenler de hızla farklılaşırlar; marjinalleşirler. Toplumun çoğunluğunun Rachel Corrie'leşmesine popüler kültür ve sosyal normlar asla izin vermez. Bir de özel başlık açmışlar... "Çocuklarınız için ne yapmalısınız" British Psychological Society'den Prof. Vivian Hill (Bilim ne için var, sanıyorsunuz) demiş ki... "Haritada Ukrayna'nın