Normalleşme arayışı

2021 yılını kapattık. İnşallah 2022 hepimiz için daha hayırlı bir yıl olur. Son iki sene dünya özellikle Kovid kaynaklı sorunlarla ve değişimlerle çalkalandı. Türkiye de doğal olarak bunlardan etkilendi. Sanırım tüm dünya için 2022 senesi ekonomik sorunlarla başa çıkmaya ayrılacak bir dönem gibi. Türkiye de belli bir süredir ekonomi odaklı bir gündem takip ediyor. Halbuki üç yıl öncesine kadar temel meselelerimiz hep güvenlik üzerineydi. Suriye ve Irak'ın kuzeyi başta olmak üzere Libya'dan Karabağ'a kadar uzanan bir coğrafyada Türkiye sürekli askeri operasyonlar yapmak durumunda kalmıştı. Diplomatik ilişkileri de büyük oranda bu operasyonlar çerçevesinde şekillenmişti. Amerika ile zaten uzun süredir yaşadığımız gerginlikler söz konusuydu. AB ile ilişkilerimiz son 10 senedir askıdaydı. Rusya ile hem mücadele hem müzakere temeline dayalı bir ilişki biçimi doğdu ve devam ediyor. Bunun ötesindeki ülkelerle de gerilimler yaşadık. Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan gibi ülkeler böylesi bir listenin başında yer alır. Ama kendi sınırları ve yakın coğrafyasındaki birçok gerilimin en azından belli bir istikrara kavuşmuş olması nedeniyle Türkiye, diğer ülkelerle daha az gerilimli ilişki takip edeceği bir döneme girdi. Bunun adına genel olarak normalleşme deniyor. Aslına bakarsanız uluslararası ilişkilerde normal olan çatışma, anormal olan barış hâlidir. Ama yine de piyasada kullanılan kavrama uyum gösterecek olursak Türkiye'nin normalleşme arayışına girdiğini ve 2022 yılında da bu arayışlara devam edeceğini öngörebiliriz. Zaten birçok sorun alanı, Türkiye'nin kazanabileceği maksimum faydayla dönüştürülmüş durumda. Tabii ki Suriye'de her şey