Ramazandaki alışkanlıklar devam etmeli

Ramazan-ı Şerif boyunca bir takım güzellikler ve alışkanlıklar kazandık. Bu alışkanlığımızı Ramazan'dan sonra da devam ettirmeliyiz.Hz. Peygamber (asm), Razan-ı Şerif ayındaki güzellikleri şöyle ifade eder: "Eğer ümmetim, Ramazan ayında olanları bilmiş olsalardı, senenin tamamının Ramazan ayı olmasını temenni erlerdi. Çünkü; Güzellikler onda, toplanmıştır. İbadetler onda daha makbuldür. Dualar onda kabul olunur. Günahlar onda bağışlanır." Ramazan-ı Şerif ayındaki alışkanlıklarımız bize kâmil manada mü'min olma özelliğini kazandıracaktır. Sabretmeyi, güçlüklere karşı durmayı, her şeyi istemesine rağmen hayır bunu yapamazsın, çünkü; "Sen oruçlusun" deme alışkanlığını kazandık. Yalan söylememeyi, gıybet etmemeyi, dedikodu yapmamayı, iftira etmemeyi öğrendik. Çünkü bunlar orucu manen bozan ve sevabını gideren alışkanlıklar. Kur'an okuma, mukabele okuma ve takip etme alışkanlığını, orucun bütün kötülüklere kalkan olduğunu, vermeyi ve verilmesi gerektiğini bilmeyi öğrendik. Empati yapmayı öğrendik. Fakirle zengin arasını dengeleyen zekatı vermeyi öğrendik. "Beş vakit namaz, bir cuma namazı diğer cuma namazına, bir Ramazan diğer Ramazana hep kefarettirler. Büyük günah irtikap edilmedikçe aralarındaki günahları affettirirler" gerçeğini öğrendik. "Oruç, birinizin savaştaki zırhınız gibi ateşe karşı zırhınızdır" veya "Oruç, ateşe karşı kalkandır ve müstahkem bir kaledir." "Oruç bir perdedir, mü'minin sığınacağı kalelerden bir kaledir..." hakikatini öğrendik. "Oruç ateşe karşı bir perde, müstahkem bir kaledir"; olduğunu öğrendik. "Oruç ateşe karşı (sağlam) bir perdedir, yeter ki yalanla, gıybetle kişi onu yırtmamış olsun" gerçeğini öğrendik. "Oruç tutun, sıhhat bulun"