Tarıma genç bakış

Türkiye'de tarım yeni nesil genç kadın çiftçilerin girişimleriyle yol alıyor. Üçü de Adanalı olan Özge, Merve ve Nihan, bunun en güzel örneklerini veriyorÜç genç kadın. Üçü de Adanalı. Üçü de yeni nesil çiftçi. Özge Kaya hidroponik serasında suda yapraklı sebzeler yetiştiriyor. Merve, topraksız tarım serasında çilek üretiyor. Nihan ise aile çiftliğinde yeni ürün denemesi yaparak; renkli pamuk hasat ediyor. Üçü de ihracat yapıyor ve üçünün de tarımla ilgili büyük hayal ve hedefleri var.Bu üç genç kadın çiftçiyi Emine Erdoğan himayesinde Ankara'da gerçekleştirilen "Toprağa İz Bırakan Kadınlar" buluşmasında tanıdım. Henüz daha 20'lerinde olmalarına rağmen Türk tarımına önemli izler bırakmaya başlamışlar. Eğitimli, girişimci ve idealist gençlerin eli toprağa değdiğinde ne büyük kazanımlar elde edildiğinin 3 parlak örneği onlar.Kadın elinin inceliğiÖzge Kaya 27 yaşında Henüz Ziraat Fakültesi öğrencisiyken yeni tarım yöntemlerini araştırdığında keşfetmiş kariyer yolunu. Bilim kurgu sahnelerinden aşina olduğumuz hidroponik; yani suda tarıma merak salan Kaya, ilk denemeleri evinin balkonuna kurduğu düzenekte marul yetiştirerek yapmış. Başarılı olunca da 250 metrekarelik deneme serasını kurmuş. Hikâyesini duyan bir banka ve kurumların desteğiyle şu an 3 bin metrekarelik serada, aquaticplant markasıyla NFT borularda sebze üretiyor. Ve üretiminin neredeyse tamamını yurt dışına satıyor. Oldukça da iddialı. Tarımın en büyük sorunlarından pestisit ve kimyasalları hiç kullanmadan "yaşayan sebze" yetiştirebildiği için en sağlıklı marul, roka ve ıspanakları üretebildiğini anlatıyor. İlk zamanlar, "Ya boruda sebze mi olur" diyenler şimdi ondan sera kurması için danışmanlık istiyormuş. Bir kadın olarak tarımda ön yargıları yıkmanın mutluluğunu yaşayan Kaya, birlikte çalıştığı kişilerin kadın olmasına da özellikle dikkat ettiğini söylüyor: "Kadın elinin çoğaltan inceliğini ben seramda dikim zamanları birebir görüyorum. Kadınlar çok daha özenli ve detaylı düşünerek çalışıyor. O yüzden yoluma da genellikle kadın emeğinden destek alarak devam ediyorum. Çünkü kadınların geçici bir işten kazandıklarının bile ya çocuklarına ya da ailelerine gittiğini görüyorum."var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6844785;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6844785;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.tryazarlargurkan-akgunestarima-genc-bakis-6844785' });Tarım kadın işiMerve Başak 28 yaşında. Tarım alanında yatırım danışmanlığı yaparken topraksız tarımla tanışmış. Topraksız serada çilek üretiminin kârlı olabileceğine yönelik öngörüyle ilk serasını kurduktan sonra ürüne yönelik yurt dışı talebi üzerine seraların sayısını 2'ye çıkarmış. Açık alanda da 35 dönümde çilek üretiyor. O da üretiminin neredeyse tamamını ihraç ediyor. Topraksız serada üretilen çileğin, hem daha temiz hem de daha dayanıklı olduğunu anlatan Merve, şimdi de serada çileklerini yetiştirdiği kokopit toprağa alternatif, tarım atıklarından kompost toprak üretim projesi üzerinde çalışıyor. Kokopit toprağın İsrail merkezli olması ve yüksek maliyeti nedeniyle