Kene vakalarında ilk 48 saat neden önemli
Kene mevsimi başladı. Keneye karşı kovucu yağlar işe yarıyor mu Kene yapışmışsa ne yapmalıyız Sağlık Bakanlığı'nın kene rehberine ve uzmanların dediklerine dikkatle göz atıyoruz.
Havaların ısınmasıyla birlikte hem kene vakaları hem de ölümler arttı. Hâliyle toplumda ciddi bir endişe hâkim. Herkes keneden nasıl korunabileceğini ve kene yapışması hâlinde neler yapılması gerektiğini merak ediyor. Tabii başta sosyal medya olmak üzere birçok mecrada da, 'kene kovucu' onlarca bitkisel formül dolaşıma sokulmuş durumda. Kimi lavanta yağı öneriyor kimi kedi otu, kimi de okaliptüs. Peki, gerçekten de bitkisel çözümler kene tehdidine karşı bizi koruyabilir mi
Aromaterapi Derneği Başkanı Uzman Eczacı Sevil Ağalar Altınel, bitki özlerinden hazırlanan formüllerin keneye karşı yüzde 100 koruyucu etkisinden bahsedilemeyeceğini, ancak bazı uçucu yağların kokusuyla haşerelerin vücuda gelmesini ve yapışmasını engelleyici özellik barındırdığını söylüyor. Bu tarz ürünlerin etkinliğinin klinik çalışmalarla kanıtlanmadığı sürece ilaç gibi lanse edilemeyeceği uyarısında bulunan Altınel, "Ama bazı çalışmalar bitkilerin koruyucu ve iyileştirici etkilerini ortaya koyuyor. Mesela sarı kantaron. İyi bir yara iyileştirici ve yanık giderici. Klinik gözlemlerle de bu yanı ortaya konulmuş. Yurt dışında yapılan çalışmalarda; sedir, ıtır, palmarosa, lavanta, limon çimeni, çay ağacı, cadı fındığı gibi bitkilerin haşereleri uzaklaştırma etkisinin olduğunu gösteriyor. Ama bunlardan elde edilecek yağların doğrudan cilde sürülmesi zarara neden olabilir. O yüzden uygun formüllerle, seyreltilerek hazırlanmaları gerekiyor" diyor.
İlk iki günde ilaçlı müdahale
Aslında keneden korunmanın en etkin ve bilimsel yolu, Sağlık Bakanlığı'nın yeni yayınladığı Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Vaka Yönetim Rehberi'nde saklı. O rehberde çok önemli bir araştırmadan bahsediliyor. Tüm dünyada KKKA virüsüne maruz kalan 175 sağlık çalışanının değerlendirildiği meta analiz çalışmasında, maruziyet sonrası antiviral bir ilacın kullanımıyla ölümcül KKKA hastalığının gelişmesi çok ciddi bir oranda engellenebiliyormuş. Rehberde yer alan bilgiye göre, virüse maruz kalma sonrası ribavirin alan sağlık çalışanlarından yüzde 89'unda enfeksiyon gelişmemiş! İlacın kene vakası yaşanması durumunda 48 saatte kullanılması durumunda sağ kalımın anlamlı olarak arttığı bildiriliyor.
İlacın, kene yapışması sonrasında erken kullanımı hâlinde hastanın hayatta kalması açısından etkili olduğunu belirten Türk Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Derneği'nden Prof. Dr. Önder Ergönül, doktora erken başvurmanın önemine dikkati çekiyor. Kene riskinin yüksek olduğu bölgelerde kene yapışması olmasa da ilacın kullanılıp kullanılamayacağını sorduğum Ergönül, kullanımın mutlaka doktor gözetiminde ve vaka yaşanması hâlinde gerçekleşmesi gerektiğini dile getiriyor.
Rehberde nasıl anlatılıyor
Rehberde, kene tehdidine karşı yapılması gerekenler de ayrıntılarıyla anlatılıyor. Buna göre;
Kene yönünden riskli alanlardan dönüldüğünde kişi kendisinin ve çocuklarının vücudunda (kulak arkası, koltuk altları, kasıklar ve diz arkası dâhil) kene olup olmadığını kontrol etmeli, kene tutunmuş ise hiç vakit kaybetmeden çıplak el ile kene arasında bariyer oluşturacak uygun bir malzeme ile (bez, naylon poşet, eldiven gibi) çıkarması gerekiyor.