Kanserden değil geç kalmaktan kork

1 yıldır meme kanseri tedavisi gördüğüm için olsa gerek konu ne zaman kanser ve türlerine gelse farkındalık yaratmak için elimden geleni yapıyorum. Hem yaşadıklarımı paylaşmak hem de diğer kanser hastaları ile dayanışmak için hafta sonu Muş'ta, 9. Onkoloji günlerindeydim. Toplantı neden mi Muş'taydı Çünkü özellikle de kadın kanserleri Doğu'da çok yaygın ve çoğunlukla da en geç evrede yakalanıyor. Nedeni ise kadınların 'Beyim duymasın, çevreye ayıp olmasın' kaygısı. O nedenle Muş sokaklarına çıktık. 'Kanserden değil geç kalmaktan kork' diyerek, kadınların ve eşlerinin dikkatini çekmek istedik. Unutmayın 'Erken tanı hayat kurtarır.' Tıpkı benim de yaşadığım gibi...AYIP OLUR DİYE DOKTORA GİTMEYEN ÇOKKendimdende iyi bildiğim gibi meme gibi bazı kanser türleri erken evrede yakalandığında tam tedavi edilebiliyor. Sorum şu: Doğu illerinde yaşayan kadınların kanseri neden en geç evrede yakalanıyor Ataerkil bir toplumda yaşamanın verdiği 'utangaçlık', 'ayıp olur' çekincelerinin Doğu ve Güney Doğu bölgelerinde daha yaygın olduğunu belirten Salih Yüce, şöyle anlatıyor: "Eşlerine ya da yakınlarına 'Mememde böyle bir şey çıktı' demeye utanıyor, sorununu anlatmaya çekiniyorlar. Ne zaman ki o kitle ağrımaya başlıyor, artık saklanamaz bir aşamaya (memeden kan-sıvı gelmesi) geliyor, o zaman doktora gidiyorlar. Bu yüzden de toplantıları yerinde yapalım, farkındalığı arttıralım istedik."Haberin DevamıBÖYLE ŞENLİK YOK9. Uluslararası onkoloji günlerinin bu yılki ana teması kadın kanserleri; meme, yumurtalık, rahim ve rahim ağzı kanserleri 1 yıldır meme kanseri tedavisi gördüğüm ve Hürriyet gazetesi olarak bir farkındalık yaratmak için çabaladığımız için ben de bu toplantıya davetliydim. Dünya Sağlık Örgütü Türkiye Ofisi Program Yöneticisi Prof. Dr. Toker Ergüder, Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Özlem Er ve Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Genel Sekreteri Doç. Dr. Özlem Sönmez ile bir oturuma katıldım. Ama öncesinde Türkiye'nin dört bir yanından Muş'a gelen kanser hastaları, öğrenciler ve halkın katılımı ile muhteşem bir yürüyüş düzenlendi. İnanın böyle şenliklisine İstanbul'da bile katılmadım.10 GÜNLÜK ÖMRÜN KALDI DEDİLER 20 YIL OLDUOrganizasyonun ev sahibi Genç Birikim Derneği Başkanı Salih Yüce'ye 1999 yılında yumuşak doku kanseri teşhisi konuldu. O dönemde tedavi yöntemleri şimdiki kadar ileri değildi belki de o nedenle doktorları tıpkı Türk filmlerinde olduğu gibi 10 günlük ömür biçmişler kendisine: "İnanmazsın gidip mezar yeri bile ayarladım. Hatta nenemi çok severim, beraber gömsünler bizi diye iki kişilik aldım mezarı. Hayat işte! Tedavilerden o kadar iyi yanıt aldık ki hocalarım bile şaşırdı. 2002'de bitti tedavi. Çok şükür şimdi sağlıklıyım ve benim gibi kanser hastalarına bir faydam olsun diye koşturuyorum."Haberin DevamıSalih YüceBURASI MUŞYüce sağlığına kavuştuğu günden beri hiç vaz geçmemiş. 'Benim gibi hastalar için ne yapabilirim' diyerek kendini kanser hastaları ve yakınlarına adamış. Hatta öyle ki Muş'ta bir toplantı yapma fikrini ilk ortaya attığında, 'Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya'da olur. Burası Muş. Kimse gelmez, uğraşma' diye dalga geçenler olmuş. Diyor ki: "Herhangi bir büyükşehirde, 5 yıldızlı bir otelde toplanabilirdik, doğru. Daha kolay ve daha ucuz olurdu. Ama yerelden bölgeye, bölgeden ulusala yürütülecek bir dayanışmanın daha faydalı olacağını düşünüyorum ben. Kaldı ki bizim buralarda kanser inanılmaz yaygın. Beslenmeden; aşırı yağlı yemek ve çok sıcak çay içmeye bağlı mide ve bağırsak, sigaradan kaynaklı akciğer ve gırtlak kanserleri yaygın. Kadın kanserlerinde ise meme ve rahim gibi kanser türleri maalesef ki en ileri evrede yani son safhada yakalanıyor."Haberin DevamıKANSER ÖNLENEBİLİRTıbbi