Fatma Çelik

Yeniçağ

Dezenformasyon mu misenformasyon mu

Dezenformasyonla mücadele yasası, madem bu hafta da Meclis'in gündeminde yer alacak, o halde, söz konusu yasayı incelemeye Pazar günkü yazıda kaldığımız yerden devam edelim. O yazıda, mevcut hukuki güvensizlik ortamı nedeniyle yasanın endişe uyandırdığından bahsetmiştik, bugün de yasa içerisindeki en tartışmalı, hukuken de en sorunlu düzenlemeye de

Bu yasa neden endişe veriyor

Meclis açılır açılmaz, kamuoyunda bilinen adıyla "dezenformasyon yasası"na eğildi. Söz konusu yasayı daha önce başka açılardan ele almıştık, sanırım bir süre daha gündemde olacak bu yasayı ve etkilerini değerlendirmeye devam edeceğiz ancak bugün, neden bu yasanın eleştirildiği hususuna değinmek istiyorum. Şöyle başlayalım: Sosyal medyada yanlış bil

Muhalefetin temel politikaları neler olacak

İkinci tur görüşmelerine başlayan altılı masa, bu defa beklediğim açıklamaya yaklaşan bir açıklama yaptı, diyebilirim. Herkesin beklediği şey cumhurbaşkanı adayının kim olacağının açıklanması olsa da bu konunun önem arz etmediğini bir önceki yazımda belirtmiştim. Dileyen pazar günkü yazıyı okuyabilir. Şahsen, altılı masadan beklediğim açıklama, art

Adayın kimliği tartışmaları

Adaylık tartışmalarının başından beri özenle üzerinde durduğum bir şey var. O da parlamenter sisteme dönüş vaadinde bulunan ve bu geçiş döneminde zaten ülkeyi birlikte ve uzlaşma yöntemiyle yönetecek olan muhalefetin adayının kimliğinin aslında bir önemi olmadığı. Yani, muhalefetin adayı olarak kim seçilirse seçilsin uygun koşulların oluştuğu ilk f

Popülistler bir seçim daha kazandı

İtalya'da Pazar akşamı tamamlanan parlamento seçimlerinin ardından ülkenin ilk kadın başbakanı olacak ismin İtalya'nın Kardeşleri partisi lideri, aşırı sağcı ve popülist Giorgia Meloni olduğu da belirlenmiş oldu. 2016'da ABD'deki Trump'ın seçim zaferinin ardından tartışmalarda yeniden geniş yer tutan ve Avrupa demokrasisini de tehdit eden yükselişi

Seçmenin 4 alanda memnuniyetsizliği

Seçimlere 8 ay kala, iktidarın seçim hamlelerini arttırdığı, kaybettiği oyları geri kazanmak için gaza bastığını görüyoruz. Asgari ücret, EYT'liler, ucuz kredi imkanı, üniversiteli gençler, TOKİ projesi derken, akla gelen her alanda, her seçmen grubunun desteği kazanılmaya çalışılıyor. Ancak seçmen mutsuz. Memnuniyetsizlikleri var. Daha pek çokları

Avrupa'nın demokratik olmayan ülkesi

Bugün size Avrupa'da bulunan bir ülkeyi anlatacağım Ülkenin başkanlık koltuğunda siyaset hayatına liberal söylemlerle başlayan ancak devamında liberalizmi ve muhalefeti düşman edinen, yalnızca kendi partisine oy verenleri "halk" olarak tanımlayarak geri kalanları halktan görmeyen, kutuplaştırıcı söylemler üzerinden siyaset yapan bir isim var. İktid

Güç(lü) algısı

Semerkant'taki Şanghay işbirliği Teşkilatı 22. Devlet Başkanları Zirvesi'nde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılımı sonrası servis edilen fotoğraf üzerinden yapılan tartışmaları ülke siyaseti için endişe verici buluyor ve üzülüyorum. Siyasette ve toplumda kültürel olarak güç kavramı ve kime güçlü denilebileceği hususunda ciddi bir yanılgı var. Toplumbil

Türklere vize retlerinin ardındaki nedenler

Başınıza gelmemişse bile mutlaka duymuşsunuzdur, Türkler halihazırda zaten bir çok evrak, belirli bir ücret ödemesi ve uzun süren prosedürler sonucu aldığı başka ülkelere giriş izni veren vizeleri bir süredir alamıyor. İşletmecisinden doktoruna kadar her meslekten ve daha önce çokça seyahat etmiş birçok kişinin vize alamadığını, bu sebeple ödediği

Adayın kim olduğu gerçekten önemli mi

Sayın Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı adaylığı hakkında yaptığı açıklamanın ardından bu husustaki tartışmalar da yeniden alevlendi. Kılıçdaroğlu'nun adaylığını destekleyen de var, desteklemeyen de. Yavaş, İmamoğlu, Akşener başta olmak üzere pek çok isim telaffuz ediliyor. Elbet, kazanma ihtimali en yüksek ismi aday göstermek daha rahat bir seçim pro