Ders alınır mı

Mevsim itibarıyla yine sel ve yangın haberleri duyulmaya başlandı.Her sene, meydana gelen orman yangınlarından sonra resmi açıklamalar yapılıp, "Bu bize ders oldu. Artık her türlü tedbiri aldık. Bundan sonra daha hazırlıklı olacağız" denildiği halde gerekli ders ve tedbirleri almadığımız ortada. Sel felaketleri de maalesef böyle karşılanıyor. Gerek Doğu Karadeniz ve gerek Batı Karadeniz, sel bakımından çok riskli bölgeler. Bu bölgelerimizdeki ormanlarla ve derelerle çok uğraşıldığı için ağır faturalar ödüyoruz. Ne hikmetse meydana gelen sellerden de ibret ve ders almayı düşünmüyoruz. Gerek Rize, Trabzon ve çevresinde gerekse Zonguldak, Kastamonu ve civarında neredeyse her yıl ağır faturalar ödenen seller meydana geliyor. Daha geçen sene meydana gelen selden sonra kabahat köprülerde bulunmuş ve "Bundan sonra 'kemer köprü'ler yapacağız. Dere yataklarında ev yapılmasına müsaade etmeyeceğiz ve yapılanları da tahliye edeceğiz" mealinde sözler verilmişti. Şimdi görüldü ki geçen yıllarda meydana gelen sellerden ders ve ibret alınmamış. Çünkü benzer manzaralarla bu yıl da karşılaştık. Peki, bu sene meydana gelen sellerden gerekli dersleri alacağız söylenebilir mi Maalesef, bu sorula 'evet' cevabını vermek kolay değil. Yanlış olduğu uzmanlarca ifade edilen onlarca hata tekrarlanmaya devam ediyor. Mesela, dere yatakları ıslah adı altında, derelerin iki yönüne beton duvarlar yaparak dereyi bir bakıma 'kanal' haline getirmek ne kadar isabetli Nitekim, bir derenin duvarlarla 'kanal' haline getirildiği bir fotoğrafı paylaşarak, "Hocam derelerin aşağıdaki fotoğrafta olduğu gibi iki yanına beton örülmesi doğru mu acaba Bu hem risk oluşturup hem doğal yapısını bozmuyor mu" şeklindeki takipçi sorusuna Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu şu kısa cevabı vermiş: "Bu