Bir puanlık işsizlik teşvikinde yasal düzenlemelere ihtiyaç var!

Çok tehlikeli sınıfta faaliyet gösteren ve 11 veya üzerinde çalışanı bulunan işyerlerinde son üç yıl içinde ölümle veya sürekli iş göremezlikle sonuçlanmış bir iş kazası yaşanmamış ise takip eden yıldan başlanılarak işsizlik sigortası primlerinin bir puanlık kısmı İşsizlik Fonundan karşılanmaktadır.

Teşvikin bir faydası var mı

Uygulamada olan prim teşviklerin her biri ayrı bir amaç doğrultusunda hazırlanmıştır. Örneğin, beş puanlık prim indirimiyle sigorta primlerinin süresi içinde tahsil edilmesi; 4447Geçici 10. maddede yer alan prim teşvikiyle genç ve kadın istihdamının, 485730. maddede yer alan teşvikle engelli istihdamının, 5510Ek-2. maddesiyle yatırımların ve istihdamın artırılması hedeflenmiştir.

Çok tehlikeli sınıfta faaliyet gösteren ve ölümle veya sürekli iş göremezlikle sonuçlanmış iş kazası olmayan işyerlerine verilen teşvik ise iş kazalarını azaltmak amacıyla düzenlenmiştir.

Bu manada, işverenlerin zaten iş kazası yaşanmaması adına gerekli tedbirleri almakla yükümlü oldukları, ayrıca hiçbir işverenin sırf bir puanlık teşvikten yararlanmak adına iş kazası yaşanmaması için tedbir alacağı düşünülemeyeceğinden işsizlik fonundaki paraların böyle bir uygulama yerine işçi ve işverenlere katma değer sağlayacak çok daha faydalı uygulamalara ayrılması gerektiği aşikardır.

İşverenin yaşanan iş kazasında kastı veya kusuru olmasa bile teşvik uygulamasına son veriliyor.

Bir puanlık işsizlik sigortası prim teşviki İşsizlik Sigortası Kanununun Ek-4. maddesinde düzenlenmiş, uygulamanın usul ve esasları ise 31122018 tarihli Resmî Gazete 'de yayımlanan Tebliğ ile belirlenmiştir.

Teşvikten yararlanılmakta iken;

İşyerinin tehlike sınıfının tehlikeli veya az tehlikeli olarak değişmesiÇalışan sayısının 10 veya altına düşmesiÖlümle veya sürekli iş göremezlikle sonuçlanan bir iş kazası meydana gelmesiİşyerinin İSG-KATİP sisteminde iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi ile ya da Bakanlıkça yetkilendirilmiş kurum ve kuruluşlar ile yapılmış bir sözleşmesinin bulunmaması halinde ise teşvik uygulamasına son verilmektedir.

Yasaya göre sürekli iş göremezlikle veya ölümle sonuçlanan iş kazalarında, işverenin kusurlu olup olmadığına veya kusur oranına bakılmaksızın iş kazasının tespit edildiği tarihi takip eden ay başından itibaren teşvik uygulamasına son verilmekte ve üç yıl boyunca teşvikten yararlanmasına izin verilmemektedir.

Hatta sosyal güvenlik mevzuatına göre işçinin işyerinde kalp krizi geçirerek vefat etmesi halinde dahi bu vaka iş kazası olarak kabul edilmekte ve işçi işe giriş öncesi sağlık kontrolünden geçmiş ve takip eden süreçte periyodik sağlık kontrolleri düzenli yapılmış olması bile bu durum sonucu değiştirmemektedir.

Başka bir ifadeyle yaşanan iş kazasında işverenin herhangi bir kasıt veya kusuru olmasa bile teşvik uygulamasına son verilmektedir.

Tebliğ ile yasada öngörülmeyen bir şart getirilmiş!

Yasada, " çok tehlikeli sınıfta yer alıp ondan fazla çalışanı bulunan ve üç yıl içinde ölümlü veya sürekli iş göremezlikle sonuçlanan iş kazası meydana gelmeyen işyerlerinde çalışanların işsizlik sigortası işveren payı teşvik olarak bir sonraki takvim yılından geçerli olmak üzere ve üç yıl süreyle 1 olarak alınır." Hükmü yer almaktadır.

Usul ve esasların belirlendiği Tebliğin Teşvikten yararlanma şartlarının açıklandığı 1-ç bendinde ise yasada aranılan şartlara ilave olarak "İşyerinin, İSG-KATİP'e kayıtlı onaylanmış ve devam eden iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin verilmesine ilişkin, iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi ya da 29122012 tarihli ve 28512 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri Yönetmeliğine göre Bakanlıkça yetkilendirilmiş kurum ve kuruluşlar ile yapılmış bir sözleşmesinin bulunması şarttır." Şeklinde bir şarta yer verilmiş.