GAZZE'NİN GAZASI ÇOK YAKIN

Evet, bizi çok öldürdünüz... Kardeşlerimi de öldürdünüz... Annemin karnı kardeşimin musallası oldu, evet. Babamın sabah namazında öptüğü yanaklarımızı deldiniz.

Bize bir Nil bir asa verin, postallarınızı ve leş kahkahalarınızı Aksa'nın yüreğinden ayırmak için bize bir asa verin, çünkü hepimiz Musa'yız.

Ölmek cennetteki Kudüs'e varmak bizim için.

Direnmek parçalanmış başlarımızdan...

Sırtımızda açtığınız kurşun deliklerinden Aksa'nın yüzünü görene kadar direnmek!

...

Adımı koyan babamdır, kulağıma ilk ezanı okuyan Mescidi Aksa. Bilmez misin bu topraklardaki çocukları anneler değil Kudüs büyütür.

Sen o kan toplayan paçavrayla gözlerimi bağlasan da, ben Hz. Davud'un elinde başı, sadece secdede eriyen Demir Cüneyd'iyim, görüyorum.

Ellerimi bağlasan da kalbimle taşlıyorum seni. Benim bundan sonra eve dönüşüm olmasa da, gidecek bir cennetim var. Beni belki zaferlerle gömecekler, lakin seni çaldığın topraklarım bile örtmeyecek.

Ey toprağımdan toprak çalan zalim, beni nereye götürüyorsun

Annem, bize Aksa'nın kapısında dua emziren annem... O dua kadar temiz gövdem, senin sefil silahınla değil, Kudüs'ün başı eğildiğinde kirlenir.

Ey zalimler, bilin ki Kardeşlerimizi bir daha göremeyecek olsak da Allah şahittir ki size Mekke'nin Medine'nin kardeşi Kudüs'ü öldürdük dedirtmeyeceğiz.

Allah şahittir ki, Kudüs'ün kanlı gömleğini imanı Yakup olan babaların kucağına atmanıza müsaade etmeyeceğiz.