Eşcinsellik emperyalizmine karşı yürüyüş nereye varacak

Yeni Şafak ERSİN ÇELİK - Eşcinsellik emperyalizmine karşı yürüyüş nereye varacakÖnceki yazıyı "yürüdük bitti. LGBT dayatmasına karşı yeni bir başlangıç yapmalıyız" şeklinde bitirmiştim. Üç gündür çeşitli çevrelerle, hocalarla görüşüyorum. Ülkemizde bu meseleye kafa yoran, kendi çevrelerinde çok kıymetli çalışmalar yapan ve toplumun üzerindeki kuşatmayı kaldıracak öneriler geliştiren çok sayıda oluşumdan artık haberdarım. Hatta birçoğu işbirliği yapmaya başladılar da.Saraçhane'deki yürüyüşe gelen 30 bin, gelemeyen ancak gözü, gönlü orada olan milyonların "Bir şeyler yapılsın artık. Bizim derdimiz çoluğumuz, çocuğumuz" serzenişleri sorumluluk sahibi, derdi olan ve ehil insanları da harekete geçirdi. Yakında başta toplum olmak üzere siyaset kurumlarına, akademi camiasına, iş dünyasına, medyaya ve sivil toplum örgütlerine yön verecek kurumsal bir yapının inşa edileceğini aktarmış olayım.Bu arada bir hususa değinme ve açıklama getirmem gerekiyor. Türkiye'deki ve dünyanın hemen her yerindeki LGBT dayatmasına karşı gerek yazılarım gerek sosyal medya paylaşımlarım beni ister istemez öne çıkardı. Şunu tüm samimiyetimle vurgulayayım; böyle bir amacım olmadı, olmayacak da. Bu açıklamadan da "ne kadar mütevazıyım" anlamı çıkmasın. Aksine mütevazı olmayacağım ve içerik dozunu daha da artıracağım. Çünkü okudukça, araştırdıkça içim içime sığmıyor. Ancak henüz başında olduğumuz sürecin ne önderi ne de fikir üreticisiyim. Gazetecilik çerçevesinde değerlendirme yapmaya gayret ediyorum. Sitemler edilmesine rağmen "gel bize LGBT'yi anlat" davetlerini de geri çeviriyorum. Bir kere konunun uzmanı değilim. İçerikleri de zaten çok kıymetli ve cesur hocaların gölgesinde, kendilerine danışarak üretiyorum. Böyle de biline.Saraçhane'deki yürüyüşe dönecek olursak. Meydanı doldurup Beyazıt'a yürüyen kalabalığa atfedilen ve yapıştırılmak istenen bir yafta var. "Büyük Aile Buluşması" için ısrarla ve kasıtla "LGBT bireyleri nefret söylemleri ile hedef alarak tehdit ettiler" cümlesi kuruluyor. Aynı zamanda ekranlarda ve sosyal medyada dillendiriliyor. Aslında misilleme yapılıyor! Neyin misillemesi mi Yürüyüş "toplumdaki LGBT dayatmasına" karşı yapıldı. Afişler, sloganlar ve yapılan konuşmalar tamamen bu minvaldeydi. Ne bir lezbiyen ne bir gay ne de başka bir cinsel tercihi olan kişi hedef gösterilmedi. Provokasyon için Saraçhane Parkı'na gelip LGBT renklerini açanlar da dâhil. Annelerin, babaların, çocukların ve de gençlerin davet üzerine kendi istekleri ile katıldıkları yürüyüş için ısrarla neden "nefret söylemi" deniliyor peki "Dayatma" ifadesi LGBT dünyasının tam ortasına düştü. Misilleme buna karşı.Eşcinseller azınlık ve dezavantajlı gruplar değiller artık. Aksine insanlara tahakküm eden, toplumları baskılayan, değiştiren, dönüştüren, kadına kadın, erkeğe erkek denmesine karşı çıkan, doğala, fıtrata savaş açan ve bunun için de hem politik hem de ekonomik güçleri arkasına alıp, karşıt düşüncelerin dillendirilmesine dahi tahammül edemeyen bir ideolojinin militanlarına dönüştüler.Bu yürüyüş de işte tam olarak; dozajı her etkinlikte, dizde, filmde ve akademik çalışmalarda gittikçe artan baskıya karşı yapıldı. Aslında