Uluslararası kurumlarda reform ihtiyacı

Son dönemlerde uluslararası kurumlara yönelik eleştirilerin arttığı ve değişim ihtiyacının açık bir şekilde dile getirildiğini görmekteyiz.Çünkü, uluslararası kurumların kurulduğu dönemlerin koşulları ile bugünkü koşulların aynı olmadığı açıktır. Şöyle ki,2. Dünya Savaşı sonrasında kurulan ve bu kurumlarda o dönem etkin olan ülkelerin ekonomik ağırlığının değiştiği bir gerçek. Dünya ekonomisinde özellikle gelişmekte olan ülkelerin GSYH içindeki payı kadar bu ülkelerin nüfusu, dünya ticaretinden aldığı pay ve dolayısıyla temsil niteliği artmaktadır.Bu nedenle, başta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi olmak üzere uluslararası kurumların yeniden reforme edilmesi gerektiği açıkça dile getirilen bir husustur.Ekonomi alanında ekonomik ve finansal krizler için ülkelere yardım etme, küresel para ve iş birliği, finansal istikrarı sağlama ve uluslararası ticareti kolaylaştırma amacı olan IMF ve ülke altyapı yatırımları için uzun dönem finansman imkânı sağlayan, kalkınma için kaynak veren ve yoksulluğun azaltılması için destek sağlayan Dünya Bankası için de reform talepleri var.Özellikle IMF'in uyguladığı ekonomi politikalarının ülke ekonomileri üzerindeki olumsuz etkileri dolayısıyla bu kurum için var olan olumsuz algının giderilmesi, uluslararası piyasalar ve ülke ekonomileri açısından kurumların reforme edilmesi önemli bir adım olacaktır.Bu kurumlarda azgelişmiş ülkeler ve gelişmekte olan ülkelerin daha fazla söz sahibi olması ve bu kurumların uyguladığı politikaların ülke koşullarına ve ihtiyaçlarına göre uygulanması hem kurumların kabulünü kolaylaştırır hem de dünya ekonomisi için önemli bir adım atılmış olur.Uluslararası kurumlar, 2. Dünya Savaşı'nda galip çıkan ülkelerin kurumu olduğu algısının kırılması bu kurumların kredibilitesi için çok önemlidir.Bu nedenle, tüm uluslararası kurumların, dünyada mevcut ekonomik ve siyasi