İmparatorluğu yeniden kurmak

Yirmi yıldan fazla oluyor, bir gazeteci grubuyla Saint- Petersburg'da dolanıyoruz... Yemek molası verdik, hem de ünlü Prens Yusupof'un çay köşkünde... Kanguru eti gibi, Ruslar'ın "Herhalde Batılı turistler yeseler yeseler bunları yerler" sandıkları ve ithal ettikleri abuk şeyler yiyoruz... Rehberimiz Liza'dan bize komünizm dönemini anlatmasını istedim. "Ben komünizmi bilmem, hatırlamam" dedi, "annem bilir, isterseniz çağırayım anlatsın." O an yirminci yüzyılın bitmiş, yirmi birinci yüzyılın başlamış olduğu kafama dank etti. Gerçi komünistler Kızıl Meydan'da korsan gösteri yapıp polisten dayak yediklerinde de etmişti ama... Otuz yıl önce komünizm çöktüğünde de yakınlarıma "Rusya'nın kendine gelmesi otuz yıl sürer" diyordum... Otuz yıl geçti, Rusya kendine geldi. Yeltsin ile Amerika'ya tam teslim olan Rusya, Putin ile kafasını kaldırdı. Şimdi de dişlerini gösteriyor. "Eski ve büyük bir imparatorluğun mirasçısı" olduklarını hatırladılar ama bizim gibi imparatorluğa küfretmediler. Putin'in dediği gibi, Sovyetler Birliği'nin kötü yanlarını reddediyorlar ama kazanımlarının da tadı damaklarında. Olabildiğince, yeniden kurmak isteyeceklerdir. Bizde de yeniden kurmak isteyenler var ama bizim ne nükleer silahlarımız var ne de bağımsız enerji kaynaklarımız (Davutoğlu'nu öptüm.) Hani canım, bizim Hatay'ı geri almamız, Kıbrıs'ın kuzeyini ele geçirmemiz gibi!.. Şimdi Putin de bizim Hatay taktiğini uygulayacak: Donbass bölgesinde önce bağımsızlık ilanı, kısa bir süre sonra da Rusya'ya katılmaca... Havai fişekleri atarak kutluyorlar. Çok sevindiler.