Aslında şaka gibi, trajikomik bir durum! Tam bir garabet! İşte biz de Ankara'da bu komediyi bizzat yaşıyoruz, üstelik tam göbeğindeyiz.TRT'nin önünde bir kavşak yapılıyor. 5 ayda bitecekti, ama 8 ay geçti; buna rağmen henüz yüzde 50'lerdeyiz. Çile devam ediyor. TRT'den bir yayın daveti gelecek diye korkuyoruz. Çünkü herkes gibi biz de girmek istemiyoruz oraya. Girmek ayrı, çıkmak ayrı bir dert... TRT çalışanlarına ve o bölgede yaşayanlara Allah sabır versin. İş, özel bir şirkete verilmiş. Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin kepçe ve kamyonları da yardıma gitmiş. Ama olmuyor, olmuyor işte. Yılan hikayesi gibi; ne olacağı ne zaman biteceği belli değil. Şimdi, "Ne var bunda, beceremiyorlar, belli" deyip geçmeyin. Orası tamam da, bir de elleri patlayıncaya kadar alkışlayanlar var bu tabloyu ortaya çıkaranları. Yere göğe sığdıramıyorlar. Üstelik içlerinden hızlarını alamayıp, onları bir kurtarıcı olarak görenler bile çıkıyor. İstanbul'da bir araştırma yapılmış. "Kimi Cumhurbaşkanı adayı olarak görmek istersiniz" sorusu sorulmuş. Mansur Yavaş, muhalefetteki isimler arasından açık ara önde çıkmış. Vallahi öyle diyorlar, billahi öyle diyorlar. İşin en ilginç tarafı ise, bunu isteyenlerin, gerekçe olarak da "İyi çalışıyor, güzel işler yapıyor" demeleri. Ne yaptığını sorsanız, verecek cevapları yok. Zaten Ankara'da yapılan dişe dokunur bir şey de yok. Sosyolojik olarak üzerinde iyi çalışılması, kafa yorulması gereken bir vaka ile karşı karşıyayız! Mamak Belediye Başkanı ve Ankara Büyükşehir Belediyesi Ak Parti Grup Başkanvekili Murat Köse, bir süredir televizyonlarda. Anlatıyor, anlatıyor, anlatıyor... "Tanırsanız sevmezsiniz" diyor. Skandal uygulamalardan, akla mantığa sığmayacak işlerden ve kendi ifadesi ile Ankara'daki "kabile yapılanmasından" bahsediyor. Algılar yerine olguları ortaya koyuyor. Mansur Yavaş döneminde şehrin nasıl geriye doğru gittiğini anlatıyor. Büyükşehir Belediye Meclisi toplantılarında karşılaşılan demokrasi dışı görüntüleri sıralıyor... Sonuç: Mansur