Türkiye'de neler gördük, neler! "Sırala" denilse onlarca yolsuzluk olayı sayabilirim. Bugün yaşadıklarımıza en çok benzeyeni İSKİ Skandalıdır. Yine İstanbul'da, yine aynı zihniyetin, SHP'nin Belediye'yi yönettiği dönemde yaşandı.

Nurettin Sözen İstanbul'da Belediye Başkanı'ydı. İSKİ Genel Müdürü Ergun Göknel, paravan şirketler kurdu, ihaleleri onlara dağıttı. Ardından da eski eşi Nurdan Erbuğ rezillikleri ortaya döktü. Türkiye uzun süre bu skandalla çalkalandı...

Ama SHP bu skandalı savunmadı. Hiçbir siyasetçi Ergun Göknel'e kendini siper etmedi.

Hatırlarsınız, bir dönem CHP'li Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz "Yamyamları doyuramıyorum" diye isyan etmişti. Parti içindeki sıkıntıyı kamuoyu önünde açığa vurmuştu.

Artık öyle değil ama!..

Bugün CHP çok farklı bir tutum sergiliyor. Bütün ortaya dökülenlere, Ekrem İmamoğlu'nun "organize suç örgütü lideri" suçlaması ile tutuklanıp cezaevine gönderilmesine rağmen arkasında duruyor.

Bir siyasi parti açısından çok sıkıntılı bir durum bu!

Yakında iddianame hazırlanacak. Belgeler yayınlanacak. İtiraflar ortaya dökülecek. Teknik ve fiziki takip sonucu elde edilen bulgular herkes tarafından görülecek.

Ne yapacak CHP İmamoğlu'nun arkasında daha ne kadar duracak Bütün iddialara ve ortaya konulan delilere "Yalan düzmece bunlar" denilerek vaziyet idare edilemez ki! "Yapmışsa Ekrem Bey yapmış, iyi etmiş, ne olursa olsun biz yanındayız" diye ilan mı edecek

Bu nasıl bir siyasettir, anlamak mümkün değil!

Kimse kusura bakmasın, ama CHP bu tavrı ve izlediği siyasetle koskoca bir partinin geleceğini ve kaderini de Silivri'ye hapsediyor!

Peki nasıl gelişti bu süreç, neden böyle oldu..

Bu sorunun cevabını verebilmek için sadece CHP içinden gelen serzenişlere, tepkilere ve açıklamalara bakmak yeterli.

Özgür Özel'in Genel Başkan seçildiği büyük kurultay için neler dediler, neler...

Para ile delege satın alındığını iddia ettiler. Pahalı hediyelerle delege iradesinin yönlendirildiğini söylediler. Delege üzerinde çeşitli baskılar yapıldığını ifade edenler oldu. Yetmedi, suç duyurularında bulundular. Mahkemelere başvurup itirazlar yaptılar.