ABD'nin Ermenistan oyunu

Kökeni yaklaşık 100 yıl öncesine dayanan Karabağ meselesi bu günlerde sadece Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki bir mesele olmaktan ziyade küresel güçlerin kıyasıya mücadele ettiği bir rekabet alanı haline dönüştü. Özellikle son dönemde Ermenistan'da yaşanan gelişmeler, adeta yeni krizlerinde habercisi durumunda. 11 Eylül'de başlayan Eagle Partner 2023 isimli ABD ve Ermenistan ortak askeri tatbikatı bölgedeki tansiyonu daha da yükseltti. Hemen akabinde Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'ın Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin kararlarını bağlayıcı olarak kabul eden Roma Tüzüğü'nü onaylayacağını söylemesi, Ermenistan'ın Rusya'dan uzaklaşarak daha fazla ABD kontrolüne girdiğini göstermesi bakımından önemli. Adeta Rusya'ya bir meydan okuma niteliğinde olan bu kararla birlikte Paşinyan'ın tüzüğü onaylaması halinde Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) tarafından hakkında tutuklama kararı çıkarılan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, Ermenistan topraklarına ayak basması durumunda tutuklanabilmesi mümkün hale gelecek.

Ermenistan'ın Rusya'dan Uzaklaşarak daha fazla ABD'ye yaklaşması, ABD'nin büyük Kafkas stratejisinde önemli bir adım sayılabilir, ancak son adım olmayacaktır. ABD'nin Ermenistan üzerinden başlatmak istediği yeni Kafkas stratejisini özet olarak üç başlık halinde toplamak mümkündür. Birincisi 3 yıl önce Azerbaycan ve Ermenistan arasında imzalanan barış anlaşmasını geçersiz kılmak, bunun için Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki çatışmaları yeniden başlatarak Karabağ merkezli bölgeyi kalıcı istikrarsızlık alanı haline dönüştürmek. Bu kapsamda tatbikat veya başka bahanelerle Ermenistan'a silah sevkiyatı yaparak bölgede Azerbaycan'a karşı daha güçlü bir pozisyon oluşturmak. İkincisi Barış Antlaşması'nın uygulanmasını engelleyerek Türkiye ile Türk dünyası arasındaki bağlantıyı sağlayacak Zengezur koridorunun kapalı kalmasını temin etmek. Böylece Türk dünyasının birleşmesini önlemek. Üçüncü aşamada bugüne kadar ağırlıklı olarak Rusya'nın etkisindeki Kafkaslarda güç kazanmak ve FETÖ aparatını da kullanarak Türk Devletlerini Dizayn etmeye çalışmak.

Bu arada Çin'i de unutmamak lazım. Zengezur koridorunun açılmasını herkesten fazla Çin istemektedir. Çünkü Çin'in en kısa Rota durumundaki 10 günlük ortak kuşak rotası Zengezur koridorundan geçmektedir. Dünyanın üretim üssü olan Çin mallarının en ekonomik şekilde tüketici pazarlara ulaştırılması Çin için hayati önem taşımaktadır. Tabii bu koridordan sadece Çin malları geçmeyecek aynı zamanda Kafkaslardaki Türk devletlerinin ürünleri ve enerji hatları da yine bu koridor kullanılarak Türkiye'ye oradan da tüketici ülkelere kadar gidecek. Bu koridorun kapalı tutulması ABD için Çin'in sınırlandırılabilmesi bakımından da stratejik öneme sahip.

ABD stratejilerinin Ermenistan üzerinden Kafkaslara yayılması Türkiye'yi de yakından ilgilendirmektedir. Can Azerbaycan Türkiye'nin kırmızı çizgisidir. Türkiye Kafkaslarda huzursuzluk ve istikrarsızlık istememektedir. Ermenistan'ın bölgede uyumlu bir komşu olması, istikrarın kalıcılığını sağlayan en önemli unsurdur. Rusya'nın Ermenistan üzerinde ABD'ye karşı nüfuz ve etkisini giderek kaybetmesi, aynı zamanda Türkiye ve başta Azerbaycan olmak üzere Kafkas ülkelerine daha fazla yaklaşması sonucunu ortaya çıkarabilir. Benzer şekilde Rusya'nın Türkiye'ye hem Kafkaslarda hem de Suriye'de daha fazla alan açmasına neden olabilir.