Yine kumpas ve komplolar

Yirmi yıllık iktidarının sonunda Türkiye'nin "hibrit - melez demokrasiler" sırasına düştüğü, yargının bağımsızlığıyla tarafsızlığının ortadan kaldırılmasıyla hukukun berhava edildiği, ifâde ve basın özgürlüğü ile temel hak ve hürriyetlerin dibe vurduğu çöküşte hâlâ yanıltmalarla gerçekler çarpıtılıyor.Başta son yirmi yılın rekorunu kıran enflasyonun TÜİK'in bastırılmış rakamlarıyla yüzde 70'leri, bağımsız kaynakların tesbitiyle yüzde 156'ları bulduğu pahalılıkta, "iktidar cephesi" gerçekleri tersyüz etmek üzere yine siyasi dalavereler peşinde. Zamanında ya da erken veya baskın bir seçimde her halûkârda kaybedeceklerini bildiklerinden toplumun karşı karşıya kaldığı asıl problemlerin konuşulmaması hesâbıyla ülkenin gerçeklerini nazarlardan kaçırıyorlar. KAMUOYU OYALANIYOR... AKP iktidarının 2002'de 1.5 liraya devraldığı doların iki-üç ay içinde 7-8 liradan 17-18 liraya fırlamasının ardından 14 liraya düşürülmesinin bizzat Bakan tarafından "dövizi sabitledik" diye propaganda edilmesinde olduğu gibi mazotun - benzinin litresinin 7-8 liradan 20-25 liraya çıkarılıp 20 liraya indirilmesi "bir başarı" olarak sunuluyor! Dünyanın ilk yirmi büyük ekonomisinin yer aldığı G 20'de 16. sıradaki Türkiye ekonomisinin "tek kişilik yönetim"de 21. sıraya düşerek 22., 23. sıralara gerilediği vartada daha önce "ekonomi uçuyor!" diyen partili Cumhurbaşkanı ile ekonomi Bakanı "Türkiye ekonomide en iyi noktada" sözlerini sarf ediyor. PROVOKASYON TUZAKLARINA DİKKAT! En vahimi de tamamen siyasi sâiklerle "kimlik siyaseti" üzerinden farklılıklar öne çıkarılıyor. En çok dine ve milletin birliğine ve bütünlüğüne zarar veren dinî değerler ve milliyetçiliğin suiistimali