"Terörsüz Türkiye Yüzyılı"olarak adlandırılan süreç için TBMMde büyük mesai harcıyor. Türkiye'nin her bölgesinde istikrar, huzur ve barışın gelmesi için atılan adım, örgüt mensuplarının yaptığı son hamle ile süreci sekteye uğratabileceği yönünde algı oluşturdu.
Terörsüz Türkiye süreci kapsamında alınan kararlarla birlikte 11 Temmuz 2025 tarihinde Süleymaniye şehrinde PKK'nın silah bırakma eylemi gerçekleşti. Bu adım sürecin olumlu ilerlemesine sebep oldu.Ancak son günlerde yaşanan gelişmeler,barış süreciruhuna aykırı olarak değerlendirildi. Zira silah bırakması beklenen örgüt mensuplarının, ağır silahlarla birlikteYPGordusuna katıldığı öğrenildi.PKK terör örgütünün silah bırakma kararına uymayan örgüt mensupları, Türkiye ve Irak'taki kamplardan ağır silahlarıyla birlikte ayrılarak YPG saflarına katılmaya başladı. Türkiye gazetesinde geçen hafta bu konuyla ilgili önemli bir haber vardı ve orada şöyle diyordu:"Güvenlik kaynakları, Suriye'de yaşanan gelişmelerin de Türkiye'deki süreci doğrudan etkilediğini, SDG'nin Şam yönetimine entegrasyon sürecinin dikkatle takip edildiğini belirtiyor. Bu nedenle sadece PKK'nın değil, SDG'nin de tasfiye sürecinin tamamlanması Terörsüz Türkiye süreci konusunda etkili olacak. Devletin ilgili birimleri tarafından yaz başında 2 bin civarındaki PKK'lının Suriye'ye geçerek SDG'ye katıldığı tespiti yapılmıştı. Türkiye'nin bu kişilerin Şam'ın yeni ordusuna katılmasına itiraz ettiği ifade ediliyor."Yücel Kayaoğlu'nun haberinde bir de şöyle bir kısım vardı."Hükûmet cephesinde PKK'nın Türkiye'den çekilme kararının önemli bir eşik olduğu, ancak yasal düzenlemeler için bunun yeterli olmayacağı görüşü hâkim. Bu nedenle atılacak bazı adımlar için PKK'nın tasfiye sürecinin tamamlanmasının bekleneceği belirtiliyor."Süreç şu ana kadar olumlu gidiyor. Bundan sonra atılacak her adım önemli.Erdoğan, tezkerelerin,
3