Cem Dizdar

Fanatik

Uygulama ve plan şart

Maç öncesi yazılan, anlatılan her başlıkta önde görünenin Galatasaray olmasından daha anlaşılır ne olabilirdi Haliyle Galatasaray'ın değil de Beşiktaş'ın yapacaklarıydı merak konusu. Hani Galatasaray için kimileri söylemişti ya ''Konya, Alanya maçlarında Liverpool maçının provaları yapıldı'' diye. Oradan devam edersek ilk devredeki Beşiktaş için pe

Muazzam enerji

Maç öncesi oluşturulan genel atmosferin aksine tam da beklediğim gibi sahadaydı Galatasaray. Güçlü rakibe karşı güçlü oyun. Tıpkı bir önceki Frankfurt maçının ilk devresinde olduğu gibi. Fark, bu kez devreyi 1-0 önde bitirmiş olmalarıydı. Liverpool'un güçlü yanlarına güçlü engeller koyarken sol taraftan da Barış Alper Yılmaz'ın koşularına alan yara

Bir ihtimal!

Sonuca bakarak değerlendirme yapacaklar için şahane bir ilk yarı. İlk 10 dakikada maç 2-0. Devamında 39. dakikaya kadar pozisyon açısından pek bir şey yok ama oyunun hakimi Beşiktaş. Ev sahibi daha az topla oynayıp daha çok gol beklentisindeydi. Kısaca, Beşiktaş topa sahip olamadıysa da devre boyu maça her daim hakimdi. Peki bu anlatır Öncelikle "o

Rahat değil çok çok rahat

Uzun zamandır ilk yarıda böylesi bir skora şahit olmamıştır Beşiktaşlılar. Bariz bir üstünlüğü var görünüyordu Sergen Yalçın'ın yönettiği takımın. Yine de sahada olan biten ile ilk yarı sonucu arasında doğru orantı kurabilmek pek mümkün değildi. Fenerbahçe başkanlık seçiminde olduğu gibi Saadettin Saran'ın kazanmasından daha çok Ali Koç'un kaybetti

Her daim zorlanır!

Maçı izlemeyip ilk devre istatistiklerine ve skora bakan biri, 'Ne olmuş bu maçta' diye sormuş olsa Beşiktaş cephesinden ne yanıt alırdı acabaHaberin Devamı ›Devre boyunca Göztepe'ye göre topu iki kat fazla elinde tutan ve oynayan Beşiktaş soyunma odasına 2-0 geri girdiyse bu Göztepeli oyuncuların lütufları nedeniyleydi! Toplamda beş gol atacak kad

Bunun için mi harcama yapıldı

Uzun süredir böyle bir takım Beşiktaş! İİlk devre boyunca neredeyse hareket etmiyor. Neden acaba Rakip analizi mi, gücü maç boyu eşit dağıtma kaygısı mı, bilinmez.. Öncelikle sahaya sürülen ilk 11'den yedi oyuncu bu sezon girmiş takıma! Anlayacağınız geçen yıldan devrolan miras için 'Yok' denebilir. Beri yandan hocalar değişse de -Valerien İİsmail

'Pas oyunu' dersleri!

İlk yarı boyunca gördükleri karşısında memnunluk duyacak az sayıda birileri varsa ülkede onlar Galatasaraylılar olmalı. Öyle ya, milli takımı sahada tutan sadece bonservisine 36 milyon Euro harcadıkları Uğurcan Çakır'dı! İki takım arasındaki fark belirgin olmasına belirgindi ama bunun nedenleri üzerine kafa yoranımız kaç kişi, işte orası meçhul. İs

İspanya öncesi 'tespit' maçı!

Dün akşamki maç baştan sona çok şey anlatıyordu anlayana. Örneğin, sahanın piyasa değeri en yüksek oyuncusu ev sahibindeydi. Ancak Kvaratskhelia maç boyu son an hariç haniyse nefes dahi alamadı! Diğeri ise ilk 11 açısından birbirine yakın piyasa değeri olan iki takımdan daha düzenli oynayan bizim Milli Takım, ilk devre boyunca son an hariç hem pozi

Kurtuluş reçeteleri

Ankara'da oynanan maçta sahada İrfan Can Kahveci'yi görünce ülke işi 'Anti tezlerin' devreye sokulduğunu bir kez daha idrak etmiş oldum. Düşündüm, Zeki Murat Göle zaman zaman Jose Mourinho'ya 'Hocam İİrfan Can'ı denesek mi' diye öneride bulunmuş mudur acaba diye! Yanıtlayamadım… Kimi videolarında aralarında kendisininde bulunduğu eski Beşiktaşlı fu

Alim olmaya gerek yok

Memleketimizin büyüklük algısı, hele ki futbolda, başının büyük derdidir. Kendi düşünsel sınırlarının dışında kalan hemen her şey "küçük" ya da "kolaydır". Gittiği yeri beğenmemek, orada yaşayanları "sınırlı" kendini "sınırsız" sanmak haniyse coğrafya hasletidir. İnönü'ye beraberlikle gelip Avrupa yolculuğunu riske eden Beşiktaş bir de devre sonu g