Hac ibadetinin birleştirici gücü üzerine derin bir tefekküre koyuldum. Sonra da Haccın bu birleştirici gücüne rağmen imamesi kopmuş tesbih gibi oluşumuzu düşündüm hayretle uzun uzun. Haccın her yıl tekrarlanan cihanşümul büyük bir buluşma oluşundan aldığım güç ve ilhamla şu cümleyi kurdum ümitle, heyecanla: Evet, öyle ya da böyle dünya hayatı ve konjonktürü birleştirmemiz gereken şeyleri bölse de elhamdülillah hac ibadeti her yıl ısrarla bölünmüş neyimiz varsa hepsini birleştiriyor. Öncelikle hac ibadeti niyetimizle, amelimizi birleştiriyor. Hicaz yollarında niyet ile amel kucaklaşarak yollarına aşk ile devam ediyorlar. Hac ibadeti hasret ile vuslatı da bir araya getiriyor. Hem mal hem de beden ile ibadet etmenin fıkhımızda buluştuğu adres hac ibadeti. Müslümanların aydınlık yarınlara emin adımlarla yürüyebilmesi için dün ile bugünü birleştiren yine hac ibadeti. İki dünyamız arasına konulan bütün engellere inat dünya ve ahiret hac ibadetinde bir daha hiç ayrılmamak üzere bir arada. ''İnsan bir bütündür, bölünemez!'' hakikatinin kendisinde hayat bulduğu hac ibadeti bütün parçalanmışlıklarımızı yerle bir ediyor. Canımız ve tenimiz, can kulağımız, ten kulağımız, can gözümüz, ten gözümüz. Evet, haccın bereketi ile hepsi burada, birarada. Aşkımızın kalbiyle, kalbimizin aşkını bir araya getirmeye hac ibadetinden başka neyin gücü yeterdi ki Siyah, beyaz, esmer, kumral, kızıl, sarı rengarenk hakkın bütün kulları hac ibadetinin birleştirici gücü ile yan yana, can cana, omuz omuza, ele ele, gönül gönüle. Hac ibadeti sadece kulları değil dilleri de birleştirir. Orada tek bir dil vardır:''gönül dili'' Çünkü aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguları paylaşanlar kardeştir. Bütün sınırları kaldırarak bölgeleri, ülkeleri ve kıtaları şehirlerin anasında birleştiren hac ibadeti böylece dünyanın iki yakasını biraraya getirir. Yeryüzünde ne kadar mezhep,mektep ve meşrep varsa cümlesi hac ibadetinin tevhid potasında erir. Müminler hep birlikte''Lebbeyk''nidalarıyla