3. dünya toprak savaşı
2019 yılında Çinli dev telekomünikasyon şirketi Huawei'nin sahibinin kızı ve Mali İşler Direktörü Meng Wanzhou, Washington'ın isteğiyle İran yaptırımlarını deldiği gerekçesiyle Kanada'da tutuklandı. O dönemde hiç kimse ne olduğunu tam anlayamadı. İran, Washington'ın kullandığı bir bahaneydi. Çünkü İran, her zaman her yerde bu işe yarayan aparattı.
Perde arkasında ise yeni başlayan muazzam bir savaşın ilk kurşunu vardı.
Savaşın adı "Toprak" kavgasıydı.
Huawei'nin kızı tutuklandığında Çin Devlet Başkanı'nın ilk işi ülkesindeki bir şirketi ziyaret etmek oldu. O şirketin adı JL MAG'dı ve nadir toprak elementi üretiyordu.
Orada Çin Başkanı "Tutuklamaya karşı biz de nadir toprak elementlerini koz olarak kullanacağız" diyerek ABD ve dünyayı tehdit ediyor, bir anda fiyatlar tavan yapıyordu.
Amerikan medyası "Yandık. Çin bu tehdidini hayata geçirirse başta savunma sanayiimiz olmak üzere teknoloji endüstrimiz büyük darbe alır.
Mahvoluruz. Batarız" diye manşetler atıyordu.
Silah sanayiinden tutun, uzay sanayiine, elektrikli otomobillerden, rüzgar santrallerine, çiplere, cebimizdeki telefonlardan, lazere, füzelere, savaş uçaklarına, elektrikli aletlere, cam sanayiinden nükleer teknolojiye kadar akla gelen her alanda bu nadir toprak elementleri olmazsa olmaz noktasında hayati önem taşıyordu.
F-35'leri dahi kaldırabilmek için bu nadir toprağa ihtiyaç vardı. Hatta Elon Musk'ın uzaya gönderdiği binlerce Starlink uydusu için dahi bu "TOPRAK" olmadan atmosfer aşılamıyordu.
Aşırı sıcaklığa, aşınmaya, korozyona karşı dayanıklı parçaların üretiminde ana malzemeydi.
1980'li yıllarda Çin'in o dönem Devlet Başkanı olan Deng Siaoping'in "Ortadoğu'nun petrolü varsa bizim de Nadir toprak elementlerimiz var"
sözünü o günlerde dünyada fazla anlayan yoktu. Çin'in teknolojide ve ekonomide bu toprak sayesinde bir dünya devi haline geldiğini dünya yıllar sonra kavrayabilecekti. Nitekim Amerikan kongresi son 10 yılda bu nadir toprak hakkında sayısız tasarıyı onaylayıp bunu bir "Ulusal Güvenlik" meselesi ilan etti. Çin gitti Grönland'da nadir toprak elementlerin üretimi hakkında imtiyaz haklarını satın aldı. ABD hemen müdahale edip, oradaki maden şirketine ortak oldu.
"Çin'e asla satamazsınız" diyerek ültimatom verdi. Trump Grönland'daki toprak elementlerine ortak olan şirketin sahibini Ticaret Bakanı yaptı.
Ve bu alanda bir "Toprak savaşı"nı başlattı. O elementler için şimdi Danimarka'ya "Grönland'ı ya bize satın ya da zorla alırız" diyor. Kanada Başkanı Trudeau "Trump bizi ABD'nin eyaleti yapma konusunda çok ciddi. Şaka yapmıyor" dedi. Önceki akşam televizyonda canlı yayına katılan Trump "Kanada bizim eyaletimiz olacak. Bu konuda ciddiyim" açıklamasını yaptı.
Kanada hem rezervleriyle hem de dünyadaki en gelişmiş nadir toprak elementleri araştırma projelerine ev sahipliği ile patlamış durumda. Trump geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, ABD'nin Ukrayna'nın "Nadir element içeren toprakları" karşılığında Rusya'ya karşı askeri yardım sağlayabileceğini açıkladı.
"Onlarla, bize verdiklerimizi bu nadir elementlerle ve başka şeylerle güvence altına alacakları bir anlaşma yapmayı planlıyoruz.
Bedava silah yok. Ne