Kalbe düşen hassasiyet

Aşk, hayatın ortasında, kalbimizin merkezinde bir kıvılcım, bir ateş, bir yangın! O söndüğünde insan söner, ateş söner, rüzgar söner, o bittiğinde hayat durur, tüm anlamını yitirir.Aşk, olanca ihtişamıyla kalbimize zerk edilen bir şey. Akıl dışı, akıl oyunlarını bozan bir şey. Sınırlar aşan, kabına sığmayan, yeri ve göğü kendi rengine boyayan bir şey. Ne akıl aşka müdahale edebilir ne de aşk aklın sınırlarına boyun eğebilir. Sonsuzluk arzusuyla can bulan iki güçlü kelimeden biridir aşk, diğeri ise iman. Aşkın da imanın da rasyonel bir izahı yok. İkisi de kalbe düşen hassasiyet. Akli aşk olmaz, akli iman olmaz. Akıl varsa bir yerde, orada bir hesabilik, bir karşılıklı durum olduğunu düşünürüz. Ve fakat aşkta da imanda da hesabilik yoktur, olamaz. if(!googleAdm.includes('1659295543843')){ googleAdm.push('1659295543843'); googletag.cmd.push(function() { googletag.defineSlot('105383585desktop_yazaryazidesktop_yazaryazi_icerikici_sc', 640, 300, 336, 280, 300, 250, 'div-gpt-ad-1659295543843-0').addService(googletag.pubads()); googletag.pubads().enableSingleRequest(); googletag.enableServices(); }); } googletag.cmd.push(function() { googletag.display('div-gpt-ad-1659295543843-0'); }); Gözünü kırpmadan, her şeyi elinin tersiyle itebilmekten söz ediyoruz. "Bu işin sonu ne olacak" diye düşünmeden büyük bir rüyanın peşine takılıp gitmektenBiz her şeyi bölüyoruz; bölük pörçük dünyamız. Oysa parçalanmışlık içinde öncesi sonrası yoktur alemin. Orada her şey ahenkle akan ırmaklar gibi bütünlük içindedir. Aşk tevhittir,