Yücel Çakmaklı anısına...

Yeşilçam'da kendi yolunu inşa eden öncü yönetmenlerden biridir Yücel Çakmaklı.Milli manevi değerlere önem veren, memleket sevgisi yüksek, inançlı ve idealist bir yönetmen olarak Çakmaklı, bizi biz yapan, öz kimliğimizi ön plana çıkaran sanat anlayışını kendinden sonraki kuşaklara miras bıraktı.Onun imzasını taşıyan Birleşen Yollar, Kızım Ayşe, Oğlum Osman, Çile, Diriliş gibi filmler, yerli ve milli hassasiyetlerle ortaya konulan sanat anlayışının örnekleri olarak tezahür eder. 1974 tarihli Memleketim, Çakmaklı'nın Yeşilçam'daki duruşunu temsil eden bir başka önemli filmdir.Ali Osman Emirosmanoğlu'nun yapımcılığını üstlendiği, senaryosunu Atilla Gökbörü'nün yazdığı filmde, eğitim için gittikleri Avusturya'da yolları kesişen ve hayata bakış açıları birbirine zıt iki Türk gencinin hikayesi ele alınır.Başrollerinde Filiz Akın (Leyla) ve Tarık Akan'ın (Mehmet) oynadığı filmde, fikir çatışmaları, kültürel yabancılaşma gibi bugün dahi tazeliğini koruyan meseleler, 'aidiyet' temelinde tartışmaya açılır.Ölçüsüz bir batı hayranlığı içinde olan Leyla yetiştiği çevre itibariyle kendi kültürüne yabancılaşmış, modern ve sosyal dünyada yerel milliyetçilik duvarlarının yıkıldığına inanmış bir genç kızdır. 'Milli kimlik' şuuru içindeki Mehmet ise tarih, kültür ve toplumsal gerçekler üzerine Leyla'dan farklı düşünmektedir. Aynı toplumdan çıkan, fakat dünya görüşleri, hayata bakış açıları birbirine zıt iki gencin karşılıklı fikir alışverişleriyle film bir hesaplaşmaya dönüşür.Leyla ve Mehmet'in Tuna nehri boyunca gezdikleri Balkan ülkelerindeki Osmanlı ayak izleri, kaybettiğimiz medeniyet şuurunu bize hatırlatmak istercesine hala ayaktadır. Neticede eğitimini tamamlayan Mehmet yurduna dönerken, Leyla Avusturya'da kalmayı tercih eder. Gel zaman git zaman Avusturyalı bir gençle evlilik yoluna giren Leyla, nikah için Kiliseye gitmesi gerektiğinde ve önüne İncil getirildiğinde büyük bir sarsıntı