Gel Ersan Şen, sen de gel!

Ekranlardaki siyasi tartışma programlarının en hararetli konuşmacılarından biri...

Öyle ki söze başladığında, komşular rahatsız olmasın diye, televizyonun sesini kısmak zorunda kalabilirsiniz...

Katıldığı programlarda kavgacı, asabi, öfkesini kontrol etmekte zorlanan biri izlenimi veriyor.

Yüksek tonda ve keskin sirke tadında konuşması insanı yoruyor.

Özellikle seçim öncesinde, sözüm ona, bazı muhalif kanalların adeta kadrolu tartışmacısıydı.

Ekranın cazibesini sevmiş olacak ki şimdi kendi televizyonunu kurmak üzere kolları sıvamış, üstelik 'bu ekranda kavga edenler olmayacak' diyor.

Tezata bakınız ki 'en kavgacı tartışmacı' olarak başta kendisi, kendi ekranında olmamalı değil mi!

Ceza Hukuku ve Ceza Yargılaması Hukuku alanında akademik kariyere sahip olmasına rağmen televizyon patronluğuna soyunan Prof. Dr. Ersan Şen'den bahsediyorum.

Seçim öncesinde 'Teklif gelirse Cumhurbaşkanı adayı olurum' diye açıklamalarda bulunan, ekranların gediklisi, acaba, televizyonu siyasi kariyer planlama aracı olarak mı görüyor

Her ne olursa olsun, bana kalırsa Türkiye'de zaten çok fazla sayıda televizyon kanalı var.

Fakat önemli olan çokluk değil nitelik...

Şöyle bakıyorum da haber kanallarına, ekseriyeti birbirinin kopyası.