Rusofobi ve balefobi

Televizyonda her gün izlemeyi alışkanlık edindiğim klasik müzik, bale, opera kanalları var. Böylece, dünyadaki önemli orkestra şeflerini, kalburüstü bale topluluklarını, yeni opera rejilerini görme olanağı buluyorum. St. Petersburg'daki Mariinski Tiyatrosu'nun genel sanat yönetmenliğinin yanı sıra Münih Filarmoni Orkestrası'nın da şefi olan Valeri Gergiev ile de bu kanallar aracılığıyla tanışmıştım. Sıra dışı bir orkestra şefi, büyük bir müzik insanı. Orkestrayı yönetirken onun bizim dünyamızdan başka bir yere, farklı bir müzik evrenine ait olduğunu hissediyorsunuz. Ve bu Valeri Gergiev, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısından ve işgalinden sonra Batı dünyasında estirilen "Rusofobi" (Rus korkusu ve nefreti) rüzgârında, Münih Filarmoni Orkestrası'ndaki görevinden alındı. Aynı günlerde Bolşoy Balesi'nin Londra temsilleri, Yunanistan'da Çaykovski'nin "Kuğu Gölü Balesi"nin gösterimi iptal edildi, İtalya'da Milano-Bicocca Üniversitesi, Dostoyevski dersini programdan kaldırma kararı aldı; ancak tepkiler nedeniyle sonradan geri adım attı.BÜYÜK OYUNAslında "Rusofobi" Batı'da ilk kez görülmüyor. "Büyük Oyun" diye bilinen ve Britanya İmparatorluğu ile Rus Çarlığı arasında 19. yüzyıl boyunca ve 20. yüzyıl başında Orta ve Güney Asya üzerinde süren çatışma ortamında da Batı'da ciddi bir "Rusofobi" dalgası yaşanmıştı. "Rus ayısı" etiketinin basın organlarını karikatürlere varıncaya dek işgal etmesi bu döneme denk düşer. Gerçi Birinci Dünya Savaşı öncesinde "reel politik" çıkarlar ağır basmış, İngiltere ile Fransa, Almanya'ya karşı "Rus ayısı" ile kol kola girmişlerdi. (Bilmem tarih bir kez daha tekerrür eder mi)"Linç kültürü"ne çok daha uygun bir zemin hazırlayan sosyal medya çağında söz konusu "fobik" rüzgârların fırtınaya dönüşmesi, akıl tutulmasının yaygınlaşması daha kolay oluyor. Bu koşullarda gündelik dünyadan apayrı bir dünya kuran sanat ve sanatçılar bir anda nefret söylemlerinin hedefi yapılabiliyor. Vasatın iktidarı güçlendikçe sanatı önemsizleştirmek, sıradanlaştırmak, gerçek sanat dünyasını siyaset ve jeopolitiğin kirli postalları altında ezmek, bunu kabul ettirmek kolaylaşıyor.Anlaşılan dünyada bir dönemin perdesi kapanıyor, insanların acıları ve gözyaşları arasında yeni bir çağa veya bir kaos dönemine giriliyor, inandığımız değerleri savunmanın giderek daha büyük bedeller ödemeyi gerektireceği hissediliyor.BİR BALENİN SADECE 2. PERDESİNİ OYNAMAKÜnlü Rus besteci Çaykovski'nin başına bizde de bir kaza geldi ama bunu "Rusofobi" çerçevesinde değil, olsa olsa sanatı sıradanlaştıran, önemsizleştiren bir bakışın örneği olarak ele almak mümkün. İzmir Devlet Opera ve Balesi, Çaykovski'nin