Bosna'da neler oluyor

Bosna'da neler oluyor

AYHAN DEMİR

Geç kalmadım. Bir süre erteledim. Artık yazabilirim.

Bosna Hersek içerisindeki Sırp Cumhuriyeti-RS entitesinin ayrılıkçı Sırp lideri Milorad Dodik, yaklaşık bir yıldır, "Bosna Hersek Yüksek Temsilciliği'nin kararına uymamak" suçlamasıyla yargılanıyordu. Dodik, bu yargılama devam ederken bile, "hakkında beraat kararı verilmediği takdirde birtakım olaylar meydana gelebileceği" yönündeki tehditkâr söylemlerini sürdürdü.

Gaziantep yöresine ait bir atasözü: "Arkalı köpek, kurdu boğar."

Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksander Vuçiç'in "Milorad Dodik'in yargılanmasında görevli hâkimlerin beraat kararı vereceğini umuyorum. Aksi yönde bir karar çıkması halinde herkesin başının derde girmesinden endişe duyuyorum. Saraybosna'da herkesin yeterince akıllı olmasını umuyorum" şeklindeki sözleri ise Dodik'in akıl hocasını ve bu cesareti nereden aldığını açıkça ortaya koydu.

"Derdim çoktur hangisine yanayım" diye bir Türkü var. Bosna'nın durumu tam olarak böyle

Mevzu Bosna'nın birlik ve bütünlüğünü baltalamak olunca, Hırvatların birçoğu da Sırpların safına geçiyor. En azından karşılarında durmuyorlar. Hırvat siyasiler, seçim yasasında kendilerine avantaj sağlayacak değişiklikler yapılmadan, Milorad Dodik'i durduracak girişimlere destek vermeyeceklerini söylüyorlar.

Bosna siyasetindeki bu puslu hava, en çok Dodik'in işine geliyor. Sürekli olarak ülkedeki siyasi gerginliği artıran hamlelerde bulunuyor. Bosnalı Sırp siyasileri, Banyaluka'da toplaması bu yöndeki adımlarından sadece bir tanesiydi. Dodik, Sırp Cumhuriyeti-RS'i Bosna'dan ayırmak adına kurduğu, "çalışma grubu" mensuplarını da bu toplantıya davet etti. Böylece, yargılandığı mahkemeye, bir gözdağı daha vermek istedi.

Bosna Hersek Mahkemesi, böylesi kaotik bir ortamda, Dodik'in yargılandığı davanın kararını açıkladı. Milorad Dodik'e, 1 yıl hapis ve 6 yıl siyaset yasağı cezası verildi. Bu karar temyiz mahkemesince onaylansa bile, Dodik hapse girmeyecek. Para cezasıyla kurtulacak. Zaten onun asıl derdi, siyasi yasağı. Eğer Dodik hakkındaki siyaset yasağı onaylanırsa, bu süre zarfında, hiçbir siyasi makamda bulunamayacak. İktidar gücünü kaybedecek ve birçok yolsuzluk iddiasından yargılanmasının önü açılacak.

İktidarı kaybetmemek için ülkenin istikrarını tehlikeye atmaktan çekinmeyeceğini daha önce defalarca gösteren Milorad Dodik'in, mahkeme kararına yönelik tepkisi, RS Meclisi üzerinden oldu. Acil toplanan RS Meclisi, "Bosna Hersek Mahkemesi ve Yüksek Temsilcilik Ofisi kararlarının entite sınırlarında uygulanmaması" doğrultusunda bir karar aldı. Bir acil toplantı kararı da Sırbistan'dan geldi. Cumhurbaşkanı Vuçiç, güvenlik konseyini topladı.

Bitmedi, devamı var.

Dodik, "devlet düzeyindeki mahkeme, savcılık, polis gücü ve istihbarat kurumlarının RS'de faaliyet göstermesini yasaklayan" bir kararnameyi imzalayarak, Bosna Hersek anayasasına karşı, bir darbe gerçekleştirdi. Daha net söylersek: RS'i, defacto şekilde, Bosna'nın geri kalanından ayırma yönünde bir adım daha attı. Hemen ardından soluğu Belgrad ve Moskova'da aldı.

Aslına bakılırsa, bu Dodik'in ilk darbe girişimi değil. Her fırsatta, benzer hamleler yapıyor. Dodik, kendisi hakkında çıkan her yolsuzluk iddiası ve yargılanma girişiminde, siyasi tansiyonu yükseltiyor.

Bu esnada Bosna Hersek Savcılığı, Dodik'in yanı sıra, RS Başbakanı Radovan Viskoviç ve Meclis Başkanı Nenad Stevandiç'in "anayasal düzene saldırmak" suçlamasıyla sorgulanmaları için yakalama emri çıkardı. Dodik'in bu talebe cevabı, zorla gözaltına alınması halinde, entite polislerinin kendisini korumak üzere direneceği şeklinde oldu.