Tiran Namazgâh Camii ne olacak

Şuradan başlayalım: FETÖ tarafından yönetilen Arnavutluk İslam Birliği Başkanlık seçimleri,geçtiğimiz hafta sonu yapıldı. Daha doğrusu, Mart 2019'dan bu yana görevde bulunan FETÖ'cü Bujar Spahiu'nun yanı sıra, göstermelik birkaç aday ile seçim tiyatrosu oynandı.

Bujar Spahiu, 5 yıllık daha, Pensilvanya'daki terörist başının kendisine çizdiği senaryo doğrultusunda hareket etmeye devam edecek.

Yalancının mumu yatsıya kadar yanarmış. Böylece, yıllardır Türkiye'ye büyük vaatlerde bulunan, sirk cambazlarının maskesi bir kez daha düştü.

Neticenin bu şekilde olacağı, başkanlık seçimine giden süreçte FETÖ'cülerin, kendilerinden (FETÖ militanı) olmayan kişileri tehdit ederken yaşanan büyük sessizlikten, hatta bu kişilerin adaylıklarını iptal ettirmek için evlerine polis gönderilmesine müsaade etmelerinden belliydi.

Gaziantep yöresine ait bir atasözü: "Arkalı köpek, kurdu boğar."

Evet, bütün bunlar, Arnavutluk hükümetine rağmen oldu.

Yanlış anlaşılmasın, Türkiye değil, sirk cambazları kaybetti. Türkiye, isteseydi eğer, hem bu üç beş FETÖ'cünün, hem de onlara göz yumanların hakkından gelirdi.

Unutulmasın: Sabır başka şeydir, salaklık bambaşka.

Salak değiliz, sabırlıyız.

Ancak sabrın da bir sınırı vardır. O sınıra dayanılırsa, artık günah bizden gider.

Şimdilik sadece bunları söylemekle yetinelim.

Buradan, asıl konuya, Tiran Namazgâh Camii meselesine geçelim.

Bizim asıl derdimiz, üç beş FETÖ'cü teröristin başına kimin geçeceği değil, Tiran Namazgâh Camii'ne verilen emeklerin ziyan olması ihtimalidir. Her tuğlası Türk milletinin anamızın ak sütü gibi tertemiz paraları ile alınan bu camiye, FETÖ'cülerin göz dikmesine dikkat çekmek istiyoruz.. Allah korusun.