Ataol Behramoğlu

Cumhuriyet

Yeni bir yıla doğru

İnsanlık iki hafta sonra yeni bir yıla giriyor. Zamanı adlandırmamız, sayılarla nitelememiz ne kadar görece olsa da yeni bir yıl yeniliklerin, iyiliklerin beklendiği bir yıldır ne de olsa... Ya da hiç değilse ümit etttiğimiz... Şairin dediği gibi, ümit fakirin ekmeği olsa da... Söz, bugün artık neredeyse tümüyle unutulmuş, şair, yazar, bir dönem mi

Barbarlar

İzlenebilecek bir film arayışında TV kanallarında gezinirken Güney Afrikalı-Avusturyalı romancı John Maxwell Coetzee'nin aynı adlı romanından sinemaya aktarılmış "Barbarları Beklerken"e rastladım. Kitabı okuduğumu anımsıyorum. Fakat filmi izlerken aklımda konunun sadece en kalın çizgilerinin kalmış olduğunu gördüm. Demek ki hem onu tekrar hem de Co

Ümmet

Haftada bir kez yazmanın "trajedi"si, sizin yazmayı tasarladığınız güncel bir konunun sizden önce başka yazarlarca yazılması oluyor. "Ümmet" konusu da böyle oldu. İşaret fişeğini çok değerli Zülâl Kalkandelen patlattı. Ben onun yazısından edindiğim İmralı konulu bilgilerden yola çıkarak zihnimde kendi yazımı kurgularken aynı konuda sevgili Orhan Bu

İmralı

Başka ülkelerde de öyle midir bilmem ama bizde siyasal örgütler arasında bir konu tartışılırken sanki irdeleyici-çözümleyici akıldan çok duygular-suçlamalar egemen oluyor. Toplumun günlük yaşamında da olan farklı değil. İnsanlar genellikle, kendilerini tartışmanın hararetine kaptırarak birbirini dinlemiyor, ağızlarına geleni söylüyor. Sonunda yükse

İddianame

Türkiye'de bugün hukukla ilgili kurumların en az güven duyulan kamusal kurumlar arasında en ön sırada yer aldığını, bu kurumların giderek siyasal erkin hukuk bürolarına dönüşmekte olduğunu iddia ediyorum. Başta Anayasa Mahkemesi ve başka yüksek mahkeme üyelerinin pek çoğu olmak üzere ülkedeki mahkemelerin çoğunun yargıcı ve savcısının, dahası doğru

İki şiir

Gazetemiz Cumhuriyet ve Kadıköy Belediyesi'nce 7-9 Kasım günlerinde Kadıköy'de düzenlenen şiir günlerinde Özdemir İnce'ye ve bana onur ödülleri verildi. Dünyada şiir her zaman gündemdedir ve hep gündemde olacak. Ülkemizde, her yerde, her zaman zulüm ve adaletsizlik karşısında şiir hiçbir zaman sözünü sakınmadı ve sakınmayacaktır. Gazetemize ve Kadı

Seraf Özer'in konuşması

Esenyurt'un tutuklu belediye başkanı Prof. Dr. ve yazar sayın Ahmet Özer'in kızı ve avukatı sayın Seraf Özer'in 31.10.2025 tarihindeki Aile Dayanışma Ağı'ndaki konuşmasında söylediklerini bir ölçüde özetleyerek de olsa okurlarımla paylaşmak istedim: "30 Ekim 2024. Bundan tam 1 yıl önce ben, tam anlamıyla bir kâbusa ve kaosa uyandım. Ama ömrümüzden

Zulümle imtihan

Yazımın adı ne olmalı diye pazar gecesinden beri, şu sözcükleri yazmakta olduğum pazartesi öğleye kadar düşündüm. Bu kadar kötülük, yalan, iftira, kara çalma, insafsızlık nasıl dile getirilmeli Bütün bunlara hangi sözcüklerle karşı konulur Ne demeli ki yapılan vicdansızlık elle tutulurcasına görülsün, algılansın Yoksa gerçekten de sözün bittiği den

Hayasız

İkinci a harfi üzerinde düzeltme (ya da inceltme, şapka vb.) işareti ile hayâ, utanma, utanç duygusu anlamına gelen bir sözcük. Yeri gelmişken bu işaret üzerinde biraz duralım: Bu işaret konmazsa hayâ bambaşka anlam taşıyan bir sözcük olur. Tıpkı hâlâ demek isterken hala, kâr demek isterken kar, âşık demek isterken aşık dememiz gibi. Bu hata bilere

Sosyal demokrat bir lider nasıl olmalıdır

Genç arkadaşım, değerli dostum ve düşündaşım profesör Okan Toygar'ın benimle yaptığı söyleşiler toplamı bir iki hafta önce bir nehir söyleşi olarak "Hayatımız Güzeldir" başlığı ve "Ataol Behramoğlu'nun Siyasal Kimliği" alt başlığı ile yayımlandı. 11 Ocak 2021'de başlayıp 29 Temmuz 2023'te sona eren, Okan'ın hesaplamasıyla toplamda 36 söyleşinin olu