Önce okuyalım: "Demokrasi ile yönetilen ülkelerin kamu idaresinde iki temel kurum vardır. Birisi halkın irâdesi ile oluşan siyâset, diğeri de liyâkat esâsına göre istihdam edilen ve atanan, hiyerarşik düzene sahip bürokrasidir. Bürokrasi devamlıdır ve devletin hafızasıdır. Siyâset ise seçimle gelen, seçimle giden, iç ve dış politikada nihâî kararlar veren organdır. Bir devlette bürokrasi ne kadar sağlamsa ve siyâset kurumu bürokrasi ile ne kadar uyumlu çalışıyor ve devletin hafızasını ne kadar iyi kullanıyorsa orada devlet mekanizması mükemmel çalışır, hatâ oranı azalır. Büyük ve güçlü devletlerde durum böyledir." Bu sözleri bütün partiler, genel merkezlerine, il ve ilçe teşkilâtları kapı girişlerine, Mustafa Kemal'in "Gençliğe Hitabesi" gibi, duvara asmalıdır. (HDP bu teklifimden muaftır!) Devlet hizmetine 45 yılını veren Vahit Erdem hayat hikâyesini "Hatıralarla Devlette 45 Yıl" adıyla yayınladı. (Boğaziçi Yayınları, büyük boy 448 s.) Yukarıdaki sözler bu kitaptan alıntıdır. Kitabı ünlü şair ve yazarımız Yağmur Tunalı'nın hazırlaması da artı değerdir. (Yağmur! İki gözüm! Allah rızası için şu uzatma ve düzeltme ("") işaretlerinde ısrarcı olmayalım. Bunları seninle konuşuyoruz, biliyorsun! Zeynep Uluant'ın da kitapta emeği var. Zeynep Hanım, Yağmur'un günahını mı aldım yoksa! Sizin müdahaleniz olabilir mi!) Hatıralar aynı zamanda tecrübelerdir. Devlet umuru görmüş insanların hatıraları siyasîlerimizin ve bürokratların başköşelerinde yer almalıdır. Vahit Erdem, 1944'te, ancak birkaç evin sahip olduğu bataryalı radyolardan haberlerin dinlendiği, 60 haneli bir köyde doğdu. Devletin en üst kademelerine çıktı, TBMM'de halkı temsil etti. Hatıralarının ne kadar önemli olduğunu anlayabilmek için kısaca hayat hikâyesini vereceğim. Vahit Erdem, Kırıkkale Keskin'e bağlı Kasımağa köyünde doğdu. İTÜ İnşaat Fakültesi'ni bitirdi. Yüksek lisansını Southampton Üniversitesi'nde tamamladı. Bradford Üniversitesi'nde ihtisas yaptı. DPT'de uzman ve daire başkanı, Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı İdaresi kurucu başkanı, Savunma Sanayi kurucu müsteşarı, Başbakanlık Baş Danışmanı olarak görev yaptı. "Büyükelçi" unvanını aldı. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcılığı,