Putin'e hak verenleri anlayamıyorum. Neymiş NATO genişliyormuş... Rusya için büyük tehlikeymiş... Batı'ya hücum... Siz, Rusya'nın dibindeki Ukrayna'ya NATO girişi için yeşil ışık yakarsanız, Putin, buna izin verir mi Bağımsız bir devlet. Kiminle isterse iş birliğine girer. Putin, iyi niyetli olsa, soy ve din birliği olan ülkeye gözdağı vermez, kazanmak isterdi. Biz de Rusya'nın dibindeyiz ve hatta iç içeyiz. Türk cumhuriyetleri, Rusya'dan ayrıldı. Biz hemen koştuk, konseyler kurduk, alfabe birliği sağlamak için kolları sıvadık. Sadece ayrılanlarla değil; içerideki yedi otonom bölgeyle de bir yakınlığımız var. O bölgelerdeki Turan damarı da gürül gürül akıyor. (Bu ülkelerde araştırma yapanlar bunu görmüşlerdir. "Turan"ı hatırlatanlar, Türkiye'nin Türklerinden önce diğer Türk ülkelerindeki ilim ve sanat adamlarıdır. Tekrar tekrar bunları yazmayacağım.) Putin "Turan"ı mutlaka inceliyor ve mutlaka tedbirini almak için alttan alta "gereğini" yapıyor. Ağır konuşacağım, bizdeki andavallar, "Turan" deyince Putin'den daha fazla irkiliyorlar. Putin, Ukrayna'yı kendi tabiî uzantısı görüyor. Ukraynalılar boyun eğselerdi, Kadirov gibi, Lukaşenko gibi kölelik etselerdi, başlarına bunlar gelmeyecek ama haysiyetleri yerlerde sürünecek, sonraki nesiller lanetle anacaklardı. Bizde Putinciler eski alışkanlıklarından bir türlü kurtulamıyorlar. Sovyetler'in hükümranlığı sırasında Moskova, başka ülkelerde dolaydan Rusların tezini savunan dernekler kurdururdu. Türkiye'de de Barış Derneği bunlardan biriydi. (Vikipedi bile, "Barış Derneği" maddesinde, bu derneğin Moskova bağlantısını koparamadı! Okuyun görürsünüz!) Ayrıca Moskova'ya doğrudan bağlı partileri de vardı. Türkiye Komünist Partisi (TKP) Moskova'nın güdümündeydi. (Hakkını teslim edelim... Nâzım Hikmet Ran sonuna kadar partisine sadık kalmıştır. Ara ara iç çekişmelerde geri plana itilse bile, Moskova kaşlarını çatınca, hemen önü açılmıştır. Açın, eski TKP'li Osman Rauf Alper'in "Mülteci Komünist" kitabını, açın eski TKP'li Aclan Sayılgan'ın "Türkiye'de Sol Hareketler"ini okuyun.