Düşüncede hızlı değişim

Düşünce ve inanışlar insanın varlığıyla birlikte hayatında var olan gerçeği. Hakikatten sapış her zaman var ve olacak. Kaçınılmayan bir durum. Habil ile Kabil varyantı demek daha doğru. İkili karşıtlar, çatışmalar insanın kendisinde de var. İnsanın nefsiyle ve hakikatiyle olan çatışmalarına neden oluyor. İnsanın asla yadsımayacağı bir gerçeği var ki şeytanların varlığı ve bunların insanın, ruhlarına ve damarlarına kadar sinmesi. Kimi insan hakikatleri için var onun âdeta bir savaşçısı olur. Bu hayatı yaşama da bir savaştır. Çünkü hem kendisiyle hem de şeytanlarla mücadele ve çatışma hâlindedir. En çok da yenik düştüğü bir savaş alanı. Bunda başarılı çıkması için insanın direnişi ve kendi ruhunu yaşaması kadar değerli ne olabilir. İnsanın zorluğu kendisiyle. Hayatımızda peygamberler ve onların manevî varlıkları aramızda. O ruhu temsil eden düşünce sahipleri, inanç ve düşünce abideleri var ve olacak daima. Dünya boş bırakılmamış. Hakikat düşüncesini temsil edenlerin varlığı sadece insan ile değil hakikat bilincindeki her şeyle var. İnsanlar ve milletler devletsiz ve başsız, öndersiz kaldıklarında savrulurlar. İnsanın rehberi de insandır. Dünyaya gözlerini açtığında ve bir şeyleri fark ettiğinden itibaren ister istemez bir yola girer. Bu yollar da rehberlerle olur. Kiminin rehberi anne ve babası, hocası ve manevî öncüsüdür. Kimilerinin rehberleri de şeytan veya şeytana uyanlardır. pushfn('ads'); Müslümanların düşünce hayatları bozulduğundan beri dağılışları çok yönlü olmuştur. Bu büyük dalganın ve kapılışın insanları darmadağın ettiği gerçeği asla yadsınamaz. Şeytanlar çok yönlü saldırı hâlindedir. Bu, en çok da düşünce alanında kendini belli eder ve etkiler. Düşünenler toplumun içinde sıyrılan ve öne çıkanlardır. İnsanlar, iyilikleriyle de kötülükleriyle de insanlara öncüdürler. Dönemleri ve yüzyılları da belirleyen bunlardır. İslâm milletinin devletinden ve medeniyetinden uzaklaşmaya başlaması çözülmesi ve değişimin hızı oldukça büyüktür. İnsanların dayanışmaları, birliktelikleri hakikat düşüncesi etrafında değil de Batıcı, Batı ruhlu düşünceler etrafında sapkınlıklar ve uçurumlarda birleşmişlerdir. Ya da onu daha çok tercihe yönelmişlerdir. İşlem milleti devletsizdir. Var olanlar İslâm milletini temsilden çok uzaktadır. Kabileler, kavimler, çıkarcılar etrafında oluşan kümeciklerdir. Böyle olunca millet bütünlüğünden söz edilemez. Çünkü onlara başkanlık eden yöneten ve yönlendirenler hakikatten uzaktadırlar.