Araplaşma Kavramı ve İslâm -ı-

Her topluluğun başta aile çevresi olmak üzere, kabilesi, kavmi, ırkı ile doğrudan bir yakınlık duyması doğal. Kimileri ailelerinin durumları ve konumlarıyla ilgili özel yakınlık duyar, bunu abartabilirler. Irklar ve topluluklar için de böyledir. Bir kültür durumunun oluşumu en etkileyici unsur. Çünkü insanın teklerini şekillenmesi aile ocağından başlar çevrelerine doğru bir yayılma gösterir. Bir köy veya mahalle çevresinin birbirine yakınlıkları çevre ve oluşum kültürünün etkisiyle gelişir. Toplulukların millet olma ve bir medeniyet kültürü etrafında şekillenme ve oluşumları da doğal ve doğası gereğidir. Mücadele alanları aynıdır. Bir medeniyet düşüncesi oluşmuşsa ona göre bir yaşama tarzı belirir. İslâm düşüncesi Peygamberimiz ile özdeş. İslâm denilince mutlak surette Peygamber akla gelir. Kur'an onun elçiliği, aracılığıyla insanlığa ulaşmıştır. Üzerinden yüzyıllar geçmiş olmasına karşın Peygamber ve İslâm özdeşliği ırk ve kabile kavramlarını devre dışı bırakıyor. Kimse Peygamber'in Arap ırkından ve Haşimi kabilesinden olduğunu düşünmez ve aklına da gelmez. İslâm, soyut bir kavram. Müslüman olmak insan üzerinden gerçekleşir. Müslüman dediğimizde insanların ırkları öncelenmez. İslâm'ın temel inanışı, amentüsü, bağlanışı insanlık için öncelikli olması gerekenlerdir. İnsanların birbirine bağlanışının kimi farklı unsurları da bulunur. Din, bunun en üst katmanı ve birleştirici olanıdır. Bir Müslüman, Müslüman olan her insana özel bir yakınlık ve bağlılık duyar. Toplulukların birbirlerine yakınlaşmaları, bağlanmaları ve aynı ruh harmanı içinde olmaları doğal ve olağan. Çünkü artık onlar hep aynı yöne bakarlar. Amentü bağlamındaki inanışları ortaklıklarıdır. Onların dışında dilleri, kültürleri, gelenekleri de yakınlaştırıcıdır. İnsan olma en üst katmanıdır. İnsan, insan olmadan bir değer olarak kabul edilemez. Din onun varlığı bir milletin bütünleşmesin sağlayan en önemli güç. İslâm'ın doğuşu yani İslâm millet ve ümmetinin oluşumu Hazreti Peygamber iledir. Mekke ve Medine merkezli bu oluşum daireler ve dalgalar ile merkezden dışa doğru yayılır. Komşu topluluklar ve kavimler ister istemez ilk etkilenenlerdir. Doğuda İran, oradan Horasan ve daha içerilere doğru ilerler. Batı'da kuzey Afrika üzerinden Endülüs'e kadar gider. Kuzeyde, Şam üzerinden Anadolu'ya, oradan Avrupa içlerine doğru uzanır. Persler, Türkler, Kürtler, Ermeniler, Yahudiler, Hıristiyan topluluklar kitleler hâlinde Müslüman olurlar. Olmayan topluluklar da büyük bir oranda var. Ama bu dairenin içindedirler. pushfn('ads'); İslâm, insanlık için. Her insan topluluğunun kendi doğası, çevresinin