"Bulut tohumlama" metoduyla manevî hayatı zehirlerden temizlemek!

Önce günümüzde âile ve toplumun mânevî hayatıyla ilgili durum tesbiti yapalım:İnsan, "Bu acip asırda dehşetli bir aşılamak ve şırıngayla hem hakikî hem mecazî iki (kötülükleri isteyen) nefs-i emmâre ittifak edip öyle seyyiata, öyle günahlara severek giriyor. Kâinatı hiddete getiriyor." (Kastamonu Lâhikası, internet, s. 181) İkinci tesbit: "Nasıl maddî hava fena ise, fena tesir ediyor; manevî hava da bozulsa, herkesin istidadına göre bir sarsıntı verir." (Age, s. 41.) "Havayı tesmim eden buharat-ı müzahrefe (zehirlendiren sahte yaldızla süslü süpürüntüler, kötülükler, pislikler) o manevî havayı bozar. Herkes derecesine göre ondan zedelenir." Kurtuluş çaresi ise, "bulut tohumlamayağmur bombası" metodunda. Şöyle ki: Bugün, İlâhî kanunlar çerçevesinde bulutlara müdahale ile sun'î, yapay yağmur yağdırılıyor! Bu metotta bakır sülfür, amonyum nitrat, gümüş iyodür, kurşun iyodür, karbondioksit (CO2) buzu gibi elementlerle uygun sıcaklıktaki bulutlara sun'î yoğunlaşma çekirdeği verilir. Yeterli soğukluğa ulaşan bulutta yoğunlaşma çekirdeğiyle zerreler üzerinde su birikimi başlar. Büyüyerek ağırlaşan parçalar yerçekimi etkisiyle yağmur olarak düşer, rahmet yağar. İşte, bu "bulut tohumlama" metodunu mâneviyata uyarlayarak zehirli havayı tasfiye ile rahmet-i İlâhiyi celbedebiliriz: İhlâsla ve devamlı "ibadet, zikir, şükür, Kur'ân ve hakikatlerini okuyarak, duâ, evrad" gibi manevî elementleri yoğunlukla okur, havaya panzehir olarak verip temizlersek Rahmet gelir. Bu hepimizin anlayacağı bir gerçektir: