Bir fincan kahvenin 40 yıl hatırı varsa...

Gerçekten yaşanmış hayattan alınmış bu söz, en küçük bir iyilik ve yardımın bile 40 yıl sonra hatırlanıp hayat kurtardığının hikâyesi uzun, başka zamana tehir edelimKimi zaman da şu sözleri duyarız: "Filancaya minnettarım, hayatımı kurtardı!" İnşaallah bu yazıyı görmez! 1977'lerde bir dostumuzun ısrarıyla denize gitmiştik. Meğer yüzme bilmiyormuş; derine sürüklenip boğulma tehlikesi geçirirken biiznillah kurtardık! Her karşılaşmada, "Hatırlıyor musun, hayatımı kurtardın, sana minnettarım!" der yüzümün kızarmasına ve "Estağfirullah biz sadece vesile olduk!" dememize aldırmadan... Şimdi sayısız dahili-harici acı-tatlı kahvelere dönelim: İnsan olarak yaratılmamızın hatırına her beş vakit hatırlayıp ifade etmemiz gerekmez mi Dakikada 16 sefer derin nefes alırız. Bir dakika nefessiz kalsak ölürüz! Her dakika bir hayat bahşeden Hayy-ı Kayyumun hatırı ne kadar Hayatımızı kurtarana ömürboyu minnettar kalırız! Ya hayatı veren Rahman-ı Rahime ne kadar minnettarız Sevginin, sevgi sebeplerinin, sevgililerin hatırı Ya diğer yüzlerce müsbet ve menfi duygunun Meselâ, korku olmasaydı hayatımızı bir saat sürdüremezdik! Annelerde tecelli eden Rahim (şefkat) ismin olmasaydı hayatta olmazdık! Peki, insanî, hayvanî, nebatî annelere yansıyan Rahim isminin hatırı kaç yıl secdeyi gerektirir En küçük bir ikramda bulunana teşekkür etmek, insanî, vicdanî borç biliriz! Ya bizi insan yaratıp, kendine muhatap ve kul kabul edene Acı kahvenin kırk yıllık hatırı var, yüz binlerce rahmet eseri sebze,