Üç puandan fazlası!

Galatasaray ve Fenerbahçe'nin kazanarak devam ettiği Süper Lig'de Trabzonspor'un kaybetmeye tahammülü yoktu. Zira sezon başından bu yana o kadar çok kaybettiler ki Bu hafta da kaybetmiş olsaydılar; Trabzonspor adına yazılacak ve de söylenecek ilk cümle 'Son şampiyon çok erken havlu attı!' olabilirdi. Bitexen Giresunspor, hafife alınacak takım değil. Bazen deplasmanlarda inanılmaz skorlara imza atıyorlar, attılar da. Mesela bu sezon Galatasaray'ı ve Fenerbahçe'yi İstanbul'da devirdiler. Doğrusunu söylemek gerekirse dün gece de istedikleri gibi başladılar; Trabzonspor'a oranla ne yaptığını ve nasıl oynanmasını gerektiğini bilerek. Tıpkı İstanbul'da Fenerbahçe ve Galatasaray'a karşı oynadıkları gibi; oyunu kendi yarı alanında kabul edip, kaptıkları toplarla rakip kaleye gitmek. O anlamda bir iki kez de Trabzonspor kalesini yoklamadılar değil Bordo-mavililer al gülüm, ver gülüm oyunuyla başladı. Üstelik kanatlardan biri yok, yüksek tempo senelik izindeydi. Topu ayağına olan bir şeyler yapmaya çalıştı, topsuz oynayanı, alan daraltanı, kendine boş alan yaratanı görene aşk olsun! Ligin kırılma karşılaşmalarının birinde bu kadar isteksiz olunmamalı, yüksek tempoyla oynamalı Bir de kendi sahanda, taraftarının önünde oynuyorsun 30. Dakikada Bajic'in kendi kalesine attığı gol, Trabzonspor'un imdadına hızır gibi yetiştiği andı; piyangodan servet çıkmışçasına. Yenilen o gol yeşil-beyazlı oyuncuların moralini alt üst etti, ayarını kaçırdı. Rakibe