Bir Trabzon yol hikayesi

Bir derbi maçı haftası Uçaklarda, otobüslerde yer bulmak çok zor. Bulsanız da fiyatlar cep yakıyor!
Varsayalım Trabzon'a gittiniz, maça bilet bulmak ayrı bir dert Hem ne yiyecek ne içecek nerede kalacaksınız
Kısacası gittiğiniz yerde bir tanıdığınız, akrabanız yoksa işiniz daha da zor.

O, günlerdir biriktirdiği parayla internetten maç biletini almış. Cebinde birkaç gün sadece ekmek yiyecek, su içecek parası kalmış, hepsi o kadar. Anlayacağınız cep delik cepken delik!
Amma velakin bizimki kafaya koymuş mutlaka Trabzon'a, Trabzonspor'un maçına gidecek Bu da onun Trabzon'a ilk gelişi olacak

Valiz hazırlanır, sırta konup karayoluna inilir, yoldan geçen tüm araçlara malum işaret (otostop) yapılarak yardım istenir
Hava soğuk ve yağışlıdır Yoldan geçen araçların sürücüleri havanın soğuk ve yağışlı oluşundan etkilenmiş, insafa gelmiş olacaklar ki uzun yola gitmeyi kafaya koyan delikanlının yanında 'şak' diye dururlar
İlk tahlilde, 'Evden mi kaçtın delikanlı, nereye böyle' minvalinde sorular sorulur
Trabzonsporlu genç "Trabzon'a gitmek istiyorum, siz nereye kadar giderseniz beni orada bırakabilirsiniz' tarzında cevaplar veriyor
Son tahlilde her araç sahibi birbiriyle daha önceden anlaşmış gibi:
-Galibi sevdiceğin Trabzon'da senin! Çok mu seviyorsun onu Başka türlü bu kadar zorluğa katlanılmaz, nasıl bir aştır bu yiğidim
Yola iki gün indi bindiyle bazen taksi, bazen minibüs bazen de kamyon ile devam edilir.
Bizimki Mersinli ve öğrenci olduğunu, tek sevdiğinin Trabzonspor olduğunu, bu vesileyle Trabzon'u görmeyi çok istediğini, ailesi gitmesin diye destek vermediği söyledi, kısa ve uzun mesafe taşıyan tüm araç sahiplerine

Sonunda Trabzon'a gidilir, gözüne kestirdiği bir otele yerleşir. Otel de Trabzon'un en klas otellerinden biridir.
Ertesi gün derbiye gidilir. Derbi karşılaşması olduğu için şehir bayağı kalabalıktır, iğne atsanız yere düşmez.


Karşılaşmadan bir gün sonra kendi kendinize şu soruyu sorarsınız 'bu kadar insan bir günde nereye kayboldu'
Evet, şehre gelenler geri döndü ama bizimki Trabzon'da ve otelde kalmaya devam etti
Bir, iki, üç gün böyle. Üstünde bordo-mavi forma. Tanıdığı olmadığı için genelde otelin çevresinde ve otelin lobisinde tek başına zaman geçirir.
Bu durum hikâyeyi bize anlatan dostumuzun dikkatini çeker. Öyle ya maç biteli 2-3 gün olmasına rağmen bu genç niye buralarda Merakını gidermek için sorar:
- Delikanlı merhaba Buralı değilsin belli.
- Mersinliyim ağabey, maça gelmiştim.
- E maç biteli üç gün oldu
- Param olmadığı için otelle hesabı kesip gidemedim. Ailemden para istedim, paranın gelmesini bekliyorum, geldiğinde hesabı ödeyip gideceğim
- Paran yok demek Karnın da açtır senin, yedin mi
- Yemedim ama o kadar aç değilim, teşekkür ederim
(Halbuki Mersin'den Trabzon'a gelene dek sadece ekmek yemiş, su içmiş, Trabzon'da da simit ve su ile idare etmiş)