Uluslararası Kudüs Müessesesi'nin yeni atağı (1)
AHMET VAROL
Uluslararası Kudüs Müessesesi, 2001 yılında, merkezi Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta olacak şekilde çok farklı ülkelerden ve çok farklı kesimlerden insanları Kudüs'ün özgürleştirilmesi davası etrafında birleştirme amaçlı bir uluslararası kurum olarak kuruldu.
Kuruluş işlemlerini takip eden arkadaşlar, o zaman Türkiye'yle ilgili bağlantıları kurma görevini bana vermişti. Ben de Allah'ın izniyle, tarih boyunca tevhid mücadelesinin önemli bir merkezi olmuş Beytülmakdis'in siyonist işgalden kurtarılarak özgürleştirilmesi için yapılacak faaliyetlere iştiraki bir şeref addettiğim için bu görevi kabul etmiş ve bilvesile kurucuları arasında yer almıştım.
Sonrasında Genel Kurul üyeleri arasında sürekli yer aldığım gibi bazı çalışmalarının organize edilmesine de fiili olarak katıldım. Kurumun önde gelen etkinlikleri arasında yer alan ve 2007 yılında İstanbul'da düzenlenen Uluslararası Kudüs Buluşması'nın da Koordinasyon Kurulu içinde görev aldım Allah'ın izniyle.
Ancak bu kurum çok farklı kesim ve düşüncelerden insanları, Kudüs davası çatısı altında bir araya getiren bir kurum olduğundan, 2010 yılının sonuna doğru başlayan Arap Baharı sürecinde, özellikle de 2011'deki Suriye direnişi etrafında hasıl olan ihtilaflar ve tartışmalar Uluslararası Kudüs Müessesesi'nin çalışmalarını da olumsuz bir şekilde etkiledi. Bu yüzden 2011'den itibaren yıllık konferanslara ara verildi.
Ardından 2019'da ortaya çıkan Corona salgını yüzünden seyahatlerin aksaması kurumun tekrar toparlanıp buluşmaları başlatmasına engel teşkil etti.
Sonra da Aksa Tufanı'nın ardından siyonist işgal rejiminin başlattığı soykırım savaşı, Gazze'ye odaklanılmasını ve buradaki katliamın, yıkımın durdurulması, mağdur edilen insanlara yardım çalışmalarına odaklanılmasını zorunlu kıldı.
Arka arkaya gerçekleşen bu hadiseler sürecinde söz konusu kurum adına buluşmaların kesintiye uğramaya başlamasının üzerinden 15 yıla yakın bir süre geçmişti. Yeni bir sürece girilmesiyle birlikte kurumun başındaki kardeşlerimiz Allah'ın izniyle toparlanmak ve yeni bir atak başlatmak için girişimde bulundu.
Bu süreçte Gazze'de ateşkesin tam olarak sağlandığı ve insani faaliyetlerin önünün açıldığı söylenemez. Suriye'de henüz taşların tam olarak yerine oturduğunu iddia edemeyiz. Ama bu duruma rağmen yeni sürecin oluşturduğu şartları değerlendirmek, böylece Kudüs davası için uluslararası çapta bir koalisyon ve güç birliği oluşturmak için de bir girişimde bulunulmasına ihtiyaç vardı.
Bu vesileyle geçtiğimiz hafta, Cuma akşamı ve Cumartesi-Pazar günleri İstanbul'da "Kudüs'e Ahit Yenileme (Tecdidu'l-Ahdi li'l-Kuds)" başlığıyla bir buluşma gerçekleştirildi.

5