Güney Asya'nın İsrail'i: Hindistan

Güney Asya'nın İsrail'i: Hindistan

Ahmet Varol

Hindistan, geçtiğimiz ay Keşmir'de yaşanan bir olayı bahane ederekPakistan'ıhedefe yerleştirmişti. Son yaşanan olaylar gerginliği daha da artırdığını gösteriyor. Daha önce de benzer sebeplerle krizlere neden olmuştu. Bazı dönemlerde gerginliklerin savaşa dönüştüğü de oldu. Ancak Pakistan, askeri yönden güçlü olduğundan bu ülkeye yönelik saldırıların savaşa dönüşmesi genellikle Hindistan açısından dadenkbir bedelemalolmuştur.Üstelik bunlardan sadece 1971de, o zamana kadar Doğu Pakistan olarak isimlendirilen Bangladeşin bağımsızlık savaşına müdahalesinden beklediğini elde ettiği söylenebilir ki bunun da asıl sebebi Bangladeşteki ayrılıkçı hareketin de işe karışması ve Hindistanla ittifak kurmasıydı.

Son dönemdeki gerginlikte İsrail işgal rejiminin de parmağı olduğu söyleniyor.Siyonist işgal rejimiyle Hindistan arasındasıkı bağlantı ve dostluk ilişkisi olduğu biliniyor. İşgal rejiminin özelde Gazze'de, genelde Filistin'in tamamında soykırım savaşı sürdürdüğü bir dönemde Güney Asya'da böyle bir askeri kriz yaşanması ve hatta bu krizin savaşa dönüşmesi onun her bakımdan işine gelir. Ancak Hindistan'ın Pakistan'la arasında devam eden sorunu zaman zaman krize dönüştürmek için işgal rejimiyle arasındaki işbirliğine dayalı telkinler doğrultusunda hareket etmeye ihtiyacı yok. Hindistan, kendisi de zaten siyonist işgal rejimi gibi bölge üzerinde siyasi güç oluşturmayı amaçlayan ve bunun için yeri geldiğinde askeri tehditleri de devreye sokmaktan çekinmeyen sorunlu bir ülkedir. Pakistan'la arasındaki sorunun kalıcı olmasını ve toprağa gömülmemesini sağlamak amacıyla zaman zaman Keşmir'le ilgili olanlar başta olmak üzere muhtelif hadiseleri gerekçe olarak kullandığı da biliniyor.

Pakistan'ın bölünmesine ve doğusunun Bangladeş adında ayrı bir devlet haline gelmesine sebep olan 1971 Savaşı'nın altyapısını ve şartlarını oluşturan Hindistan'dır. Ayrılıkçıların zorlanması üzerine de, bazı Hinduların savaş sebebiyle kendi topraklarına sığınmalarını bahane ederek, savaşın kendi açısından da risk oluşturduğu iddiasıyla doğrudan müdahalede bulunmuş, ayrılıkçıların kazanması için bilfiil savaşa iştirak etmişti. Son soykırım savaşında ABD'nin siyonist işgal rejimiyle birlikte Gazze'de bilfiil savaşması gibi. Ama tabii ABD, savaştaki aktif rolünü ve doğrudan müdahalesini gizli tutmaya çalışarak sadece siyonist işgalcilere silah ve para desteğinde bulunduğu intibaı vermeye çalışıyor. Hindistan öyle yapmamış açıktan savaşa iştirak etmişti.

Pakistan'ın bölünmesinden sonra Hindistan, Bangladeş'i bir arka bahçe olarak kullandı. Ama geçtiğimiz Ağustos ayında Şeyh Hasina yönetiminin halk devrimiyle devrilmesi ve Hindistan'a iltica etmesi üzerine bu ülke üzerindeki siyasi tahakkümünün önü tıkandı. Yine de Bangladeş'in ekonomik yönden güçsüz ve halkının fakir olmasını, sularının kontrolünün büyük ölçüde Hindistan'ın elinde olmasını bir baskı aracı olarak kullanmaya çalışıyor.