İsviçre'de teyzeyle evlenilir mi

Evlatlıkla evlilik meselesi üzerinden bir bardak suda kopan fırtına dinmiştir. Şimdi sıra bizde.Önce başlıktaki sorunun cevabı: Medeni İsviçre(!)'nin Kanunu (ZGB 95) 2000 yılından bu yana; amcayla, teyzeyle, halayla ve dayıyla evlenmeyi yasaklamıyor ve bu konuyu kişilerin kültürel tercihine ve hürriyet alanına bırakıyor. Buna karşılık bizim Trakya kültüründe kuzenle evlilik bile neredeyse suç ve günah olarak görülüyor. Anlaşılıyor ki ülkelerdeki evlenme yasaklarının kültürel ilkeleri ve çözümleri "evrensel" değil. Şimdi basit bir soru: Bir hanım kendisinden yaşça küçük yabancı bir erkeğe sık sık "evladım" dediğinde o hanım o erkeğin anası olmuş olur mu En doğru cevap şudur: Anası olmaz ama "anası gibi" olabilir. Ve şimdi zor soru: Bir kız, babası olmadığını bildiği başka bir erkeği şu ya da bu sebeple "babası gibi" gördüğünde erkek de onu "evladı gibi" görür mü Sorunun cevabı "sosyal fıtrat" da diyebileceğimiz kültürle ilgili. Evlat edinmeyi kabul eden hukukların evlat edinenle evlatlık arasında yaş farkı şartı koymaları ve bilhassa evlatlık ilişkisi ile başlayan akrabalık ilişkileri ve evlenme yasakları açısından küçük yaşta evlat edinilenle yetişkin iken evlat edinilen arasında fark gözetmesi gibi hususlar da aslında bu sosyal fıtrata uyma arzusunun bir tezahürü. Meselenin kültürle ilgili kısmı aile mahremiyeti alanında kimlerin bulunduğu ile de ilgili. Yani geniş ailenin bir arada yaşadığı geleneksel evlerle çekirdek ailenin evi arasındaki fark bu açıdan da önemli. Çocuğu olmayan çiftlerin evlatlık olarak erkeğin kız yeğenini ya da kadının erkek yeğenini tercih etmesinin kültürel sebepleri de aynı. Çünkü bu ihtimalde dayı-amcakız yeğen veya teyze-halaerkek yeğen ilişkisi, mahremiyete de uyularak "bir tür" anne baba ilişkisine dönüştürülmüş olur. Zira bu halde erkek yeğenini evlat edinen teyze ile yeğen zaten birbirinin mahremidir. Teyzenin eşi de teyzenin erkek yeğeni için hemcins olduklarından namahrem değildir. Bunların aynı evde ve aynı mahrem alanda bulunmalarında hiçbir mahzur görülmez. Yeter ki yaşı geldiğinde, evlatlığa, varsa kuzeni olarak bildiği kişilerin gerçekte kardeşi olduğu söylenebilsin. İnsan fıtratı "evlatlık" denilen müesseseyi kabul ediyor mu Evet ise ne ölçüde ve ne anlamda Batı Hukuku ve ondan müktebes Türk Hukuku