"Memuriyete girmek için sabıka kaydından başka bir şey gerekir mi" diye tartışırkenBir de baktık ki AKMHP cumhurunun başkanı bambaşka bir gereklilikten bahsetti. Üstelik sadece memur olmak için de değil. Devlet dairesine girebilmek için bile ön şart: Dürüstlük. İşte Kılıçdaroğlu'nun Millî Eğitim Bakanını ziyaret teşebbüsü üzerine Erdoğan'ın önceki günkü sözleri: "Önce Merkez Bankası'ndan randevu istedi, randevu verildi. Kendisi brife edildi. Çıktı, yalan yanlış birçok şeyleri anlattı. Dürüst değil, kalibresi bozuk, cins, cibilliyet bozuk. ... Kamu kurumlarına emrivaki ile gittiği için tabiî olarak kapıda kalıyor. Bunun son örneğini MEB'de yaşadık. ... Kendi evlâdının evine bile haber vermeden gidemeyen CHP'nin başındaki zatın bu eşkıyavari baskınlarla derdi bilgi almak değil, kaos ve karmaşa çıkarmaktır. Bay Kemal, bundan sonra devletin kurumlarına böyle rastgele gidemeyeceksin, bitti artık." Ama Erdoğan'ın asıl şu cümleleri önemli: "Devletin kurumlarına gidebilmek dürüstlük gerektirir, sende bu dürüstlük yok. Sana bugüne kadar yeri geldi Savunma Bakanlarımı, yeri geldi Dışişleri Bakanımı gönderdim, gidin brife edin dedim. Ama sen adam değilsin yaa. Değilsin. Dürüst değilsin dürüst. ... Bakanlarımız ve diğer kamu görevlilerimiz de bu kifayetsiz muhterise böyle bir fırsatı vermeyerek doğrusunu yapıyor. Bunlar da Kandil'in kuklası yoldaşlarıyla otura kalka edebiyle siyaset yapmayı unutmuşa benziyorlar." Kılıçdaroğlu bu ithamlara ve hakaretlere -nereden öğrenmişse- "gülücük emojisi" ile bitirdiği şu sert(!) cevabı verdi: "Siyasî eşkıya, kalibresi bozuk, cins, cibilliyeti bozuk, adam değil, kifayetsiz muhteris...' demişsin Erdoğan. Hepsi geçecek. Güzelce dinlen, ilâçlarını sakın ihmal etme. Üzmesinler seni. İyi yıllar." Erdoğan'ın 2071 hedefindeki projelerden