"Bu altınları fakirlere versin!"

Edirne'de iki büyük zât vardır. Hasan Sezâi ve Enis Dede. Edirne Vâlisi, bir memuruna iki kese altın verip der ki: "Birini Enis Dede'ye götür, öbürünü Hasan Sezâi Efendi'ye." Memur, altınları alır. Önce Enis Dede'ye varır. Altınları takdim edip; "Bunu Vâlimiz gönderdi" der. Ama o, altınları almaz ve; "Vâliye selâm söyle, bunları fakirlere versin" buyurur. Memur 'Peki' der, ayrılır. Hasan Sezâi dergâhına varır. Bu zât da Vâlinin adamına; "Biz de seni bekliyorduk. Ver şu altınları da esnafa olan borçlarımızı ödeyelim" der. Memur geri döner. Ve bu olanları Vâli'ye anlatır. Vâli bunu öğrenip merak eder. Önce Enis Dede'ye gidip sorar: "Efendim, gönderdiğim altınları almamışsınız. Ama Hasan Sezâi