Rabbe nankörlük
Rabbe nankörlük
ABDULLAH YILDIZ
"Kısa Sûreler" derslerimizeÂdiyât Sûresi ile devam ediyoruz. Surenin başında "âdiyât"a yani 'koşan atlar'a yemin edildiği için bu sureye "Âdiyat" ismi verilmiştir. Asr sûresinden sonra Mekke'de inmiştir. Sûrede, insanoğlunun Rabbine nankörlüğü, mala düşkünlüğü, ahiretten gafil olup onun için bir hazırlık yapmaması ve bu durumun onu ahlaki bakımdan aşağı seviyeye düşüreceği anlatılmaktadır.
Âdiyat suresinin meali şöyledir: "Rahmân Rahîm Allah'ın adıyla. 1- Andolsun harıl harıl koşanlara, 2- (Nalları ile) Kıvılcım saçanlara, 3- Sabahleyin ansızın baskın yapanlara, 4-Derken o sırada tozu dumana katanlara, 5- Peşinden orada bir topluluğun ortasına dalanlara ki, 6- Muhakkak insan Rabbine karşı çok nankördür. 7-Şüphesiz buna kendisi de şahittir. 8- O, mal sevgisine aşırı düşkündür. 9- O bilmez mi kabirlerdekiler diriltilip dışarı atılınca, 10- Ve sinelerde gizlenenler ortaya konulunca, 11- Şüphesiz Rableri o gün onlardan tamamıyla haberdardır!"
Kur'ân-ı Kerim'in nazil olduğu dönemde Arabistan'da anarşi yaygındı; her tarafta savaş, kan ve zulüm kol gezmekteydi. Kabileler birbirlerine saldırmakta, diğerlerinin mallarını, hayvanlarını elde etmek, kadınlarını ve çocuklarını köleleştirmek için savaşıp durmaktaydı. Geceleri kimse rahat uyuyamazdı; zira fecir vakti hücum edebilecek bir düşman atlı birliğinin ortalarına dalıverme tehlikesi an meselesiydi. İşte sûrenin ilk beş âyeti böyle bir durumu tasvir ediyor. Rabbimiz bir baskın sırasında harıl harıl koşturulan atlara yemin ederek, müteakip ayetlerde gelecek olan mesajların önemine dikkatlerimizi çekiyor.
6-8. ayetlerde özellikle hidayetten nasibini alamamışinsanların tabiatlarına yerleşmiş bulunan Allah'ın nimetlerine karşı nankörlük, kadir bilmezlik, mal biriktirmeye düşkünlük ve nimetin şükrünü yerine getirme görevini umursamama gibi olumsuz özellikleri ortaya konmaktadır. "Kenûd" kelimesi, İbn Cerir'in Ebû Umame'den (r.a.) rivayet ettiği bir hadis-i şerifte şöyle açıklanmıştır: Resûlüllah (s.a.), "Muhakkak insan Rabbine karşı çok nankördür" ayetini okuduktan sonra, "Yani öyle bir nankördür ki yalnız başına yer, kölesini döver, malî görevlerini de yerine getirmez."buyurmuştur (Buharî, el-Edebü'l-Müfred, 160).
7. ayetinsanın kendisinin de bu nankörlüğünün farkında olduğunu, buna bizzat kendi vicdanının da tanıklık ettiğini vurgular. Ayete, "Nankör kişi ahirette kendi aleyhine şahitlik edecektir" manası verilebileceği gibi, bazı müfessirler tarafından, "Allah ona şahittir ve onu görüp duruyor" manası da verilmiştir ki, bu mana, kötülüklerden vazgeçmeye zorlamak için bir tehdit ve korkutma demek olur.
8. ayetteki "hayr" kelimesi 'iyilik' anlamına gelse de Araplarda sıklıkla "mal" ve özellikle "