Selahaddin E. Çakırgil

Star

'Teslim ol, barış olsun!' şeklindeki 'Pax Romana'nın 'Putinic' versiyonu

Hiçbir insanî-ahlâkî sınır tanımayan tam bir çılgınlık... Tek ölçüsü, frensiz bir gücetaparlık olan bir vahşilik... 'Ukrayna rejimi, bizim bütün şartlarımızı kabul edinceye kadar operasyonumuz devam edecek.' diyor... 10 gündür, şehirleri bütün yerleşim birimlerini bombardıman ediyor... Kaçmak için imkân bulamayanlar sığınaklarda füzelerin ve top me

'Nükleer tehdit', diğer 'savaş suçları'na göz yumduracak mı

Ukrayna'nın Putin Rusyası tarafından işgal ve istilâ edilmesine dünya çapında birtakım tepkiler, itirazlar dile getirilse bile, yutulması halinde, dünyanın bugünkü durumundan daha ileri bir tavır sergileyemiyeceği aşağı-yukarı belli oldu.Dünyada hattâ bir 'nükleer savaş'tan bile söz edilirken ve bunun ilk lâfını bu son buhranda, Putin dile getirmiş

'Deli, delinin sopasını görünce kendi sopasını saklar'mış... Şimdi o deli, kim olacak

'Ukrayna Mes'elesi', sadece bizi değil, bütün dünyayı da ilgilendiriyor.Bir haftadır bütün dünyanın haber bültenlerinde temel gündem konusu, haliyle... Yani, Ukrayna Mes'elesi, bugün sadece Ukrayna'nın değil, bütün insanlığın mes'elesi...Çünkü, 30 yıl öncelerde Sovyet Rusya çöküp dağılınca, onun enkazı üzerinde ortaya çıkan 15-16 devletten ve nüfus

25 yıl önceki '28 Şubat Darbesi' de, 'demokratik balans ayarı'ydı...

Yeni Rus Çarı görünümlü Putin'in, -işgal, istilâ ve savaş başka nasıl oluyorsa-; Ukrayna'nın işgalini, çok sıradan, basit bir askerî operasyon diye nitelemesinde olduğu gibi, 25 yıl öncelerdeki '28 Şubat 1997 Askerî Darbesi' için de, dönemin anlı-şanlı generallerinin, (ki, onların hayatta kalanlarından önde gelenlerinin 10'dan fazlası şimdi, -Temel

Yeni 'Rusya Çarı' İkinci Petro'nun hayrını görsünler...

Kendisine yeni zamanların Rus Çarı rolünü verdiği anlaşılan Putin'in, Ukrayna askerlerine hitaben yaptığı, "Ukrayna'yı yağmalayan ve halkıyla alay eden cuntaya değil, Ukrayna halkına bağlılık yemini ettiniz. Onun emirlerine uymayın! Derhal silahlarınızı bırakıp evinize gitmenizi rica ediyorum..." sözleri çok etkilememiş olmalı ki; evvelki gün de, U

Gücetaparlığın kaçınılmaz sonucu, bu...

Önceki yazıyı, '(...) 'Might makes right! Güç, caiz kılar...' sözüyle noktalamıştım. Bu anlayış, bütün gücetaparların, materyalistlerin hak ve adâlet anlayışını yansıtır. 'Haklı olduğum için güçlüyüm, gücümü haklılığımdan alıyorum' anlayışına yer yoktur onların dünyasında; 'güçlüyüm, öyleyse haklıyım' anlayışı vardır... 'Uluslararası hukuk' gibi s

2. Dünya Savaşı öncesinde Adolf Hitler de böyle yapmıştı

Tarih okumak, ibret ve ders alınmasa ve tekerrür etse bile, yine de iyidir.. Tarihte öyle hadiseler cereyan etmiştir ki, zaman, mekân ve kişiler değişse bile, bir takım benzer şartlar bir araya geldiğinde, genel olarak benzer tablolar ortaya çıkar. Mutlak bir determinizmden söz etmiyoruz, ama, yine de düşünülmelidir.. Bu yüzdendir ki, bugün karşıla

Fatih'in Ayasofya'yı 'mescid'e dönüştürmesi', İslâm'a aykırı mıydı

Sosyal hayatta, toplumun ilgisine, alkışına kapılmamak, o kadar kolay değildir.Hz. Peygamber (S)'den nakledilen bir 'rivayet'te, 'toplum içinde parmakla gösterilen kişi olmamaya dikkat etmek gerektiği'ne işaret olunduğunu aktarmıştı; şimdi merhûm olan 'hoca'larımdan birisi... 'Parmakla gösterilmek', övgü için ise, insan gururlanabilir; yergi içinse

Bu 'psikolojik savaş' gösterisi sadece Ukrayna'ya değil, bütün dünyaya karşı...

Öldürücü maddî silâhlarla yapılan askerî savaşlar, dönüşü olmayan ya da çok zor ve pahalı olan savaşlardır. Taraf olanlardan birileri, ya tamamen öldürülür, esir alınır ya da kaçırttırılır, teslim olması sağlanır, bütünüyle; etkisiz hâle getirilir; karşı taraf da zafer kazanmış olur. İki tarafın da, sonuna kadar birbirini öldürdüğü, sonu gelmez bir

Bir 'tulûat tiyatrosu'ndaki safdil figüranlara acımak

Muhalefet'ten irili-ufaklı 6 partinin liderlerinin, K.K Bey ile M.A Hanım'ın peşine takılıp yaptıkları toplantının ardından, asıl açıklamanın 28 Şubat tarihine bırakılması, K.K Bey tarafından sıradan, tesadüfî bir gün olarak nitelenmesine inanan safdiller çıkar mı bilmem... Çünkü, o gün, Erbakan-Çiller Hükûmeti'nin düşürülmesi için yapılan örtülü a