Esfender Korkmaz

Yeniçağ

Ekonomide ne yapmalıyız

Depremin getirdiği insan ve servet kaybının telafisi yoktur. Bizim yapacağımız teknik önlemlerle kayıpları en aza indirmek, olağanüstü ekonomik ve sosyal politikalarla da ilave maliyetleri düşürmektir. Üstelik bu deprem ekonomik kriz yaşadığımız bir döneme denk geldiği için daha da dikkatli olmalıyız. 2004 Endonezya tsunamisinin, GSYH ve turizmde b

Dış açıklara dikkat etmeliyiz

2022 yılı dış ticaret açığını, TÜİK 109,5 milyar dolar, Merkez Bankası 89,7 milyar dolar olarak açıkladı. İki kurumun açıkladığı dış ticaret açığı arasındaki fark 19,8 milyar dolar çıkıyor. Bu fark her yıl oluyor. Söz gelimi 2021 yılı dış ticaret açığını da, TÜİK 46,1 milyar dolar, Merkez Bankası ise 29,3 milyar dolar olarak hesaplamıştı. Arada 16,

Seçimi ertelerse AKP kalmaz!..

Siyasi iktidar, projelerini önce dillendiriyor. Nabız yokluyor. Aynı zamanda kamuoyunu alıştırıyor. Sonra uygulamaya geçiyor. Seçimlerin deprem nedeni ile ertelenmesi tartışılması da bu taktiğin bir parçasıdır. Seçimleri ertelemenin hukuki altyapısı var mı Önemli değil. Hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığının olmadığı ve Yüksek Seçim Kurulunun İ

Eğitim, beşeri yatırım ve beşeri sermayedir

Dünkü yazımda, deprem bölgesinde yurtların boşaltılması ve uzaktan eğitimin, ayrıca topluma bir sosyal maliyet getireceğini yazmıştım. Çünkü eğitim yalnızca eğitim yapana hem özel fayda hem de topluma sosyal fayda sağlar. Eğitim özel fayda sağlar; kişiye bilgi ve beceri sağlar. Kişilerin bilgi ve becerilerinin artması, onlara daha iyi iş olanakları

Uzaktan eğitim depremin sosyal maliyetini artırır

Deprem felaketinde; yediden yetmişe halk, kurumlar, sivil toplum örgütleri birlik oldu ve elinden geleni yaptı. Depremin bir maddi hasarı var, bir de sosyal maliyeti var. İnsan kaybımız hiçbir maliyete sığmaz. Siyasi iktidar, 850 bin kişilik öğrenci yurtlarının kullanılmasına ve uzaktan eğitim yapılmasına karar verdi. Bu şekilde eğitimin aksaması,

Yeni Türkiye kimin Türkiye'sidir (2)

Türkiye'de özellikle başkanlık sisteminden sonra, AKP iktidarı devleti kurumsal devlet olmaktan çıkardı ve parti devleti yaptı. 1.Devlette denetim kısıtlandı. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin denetim yetkisi, hem yasal olarak ve hem de uygulamada bütçe verilerinin açılımına ulaşmayı zorlaştırırdı. Meclis'e bağlı Sayıştay'ın denetimine de sınırlama

Yeni Türkiye kimin Türkiye'sidir (1)

AKP Genel Başkanı olarak Erdoğan önceki gün partisinin grup toplantısında ''Türkiye'nin önünü kesemeyeceksiniz, artık yeni Türkiye var'' dedi. Gerçekten de bugün Türkiye, 20 yıl önceki halkın Türkiye'si değil, önce bir kişinin sonra da partizan ve yandaşların Türkiye'sidir. Türkiye'nin AKP iktidarında ve özellikle tek yetkili başkanlık sisteminden

Artık yabancı yatırım sermayesi girmiyor

Küreselleşme yabancı sermayeye yaradı ve önünü açtı. Çin gibi ülkeler bu sermayeyi akıllı kullandılar. Cari fazla verdiler. Türkiye ise doğrudan yabancı yatırım sermayesini kullanamadı. 2003-2012 yılları arasında sıcak para girişi ile yabancı yatırım sermayesi girişi, döviz arzını artırdı ve TL aşırı değer kazandı. 2007 yılında TL dolara karşı yüzd

Enflasyonu da kader yaptılar

TÜİK, 2021 Aralık ayı ve 2022 yıllık enflasyon rakamları açıkladı. 2022, yıllık Tüketici Fiyatları endeksi (TÜFE); Aralık ayında aylık yüzde 1,18 ve; 2022 yıllık yüzde 64,27 oranında arttı. 2022 Yurt içi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE); Aralık ayında aylık yüzde -0,24 oldu. 2022 de, yıllık yüzde 97,72 oranında arttı. Kasım 2022 ayına göre, TÜFE'nin

Faiz ve borç yanılgısı

Gazete manşetlerinde ve siyasi beyanlarda ''millet borç harç içinde kaldı'' ibaresi; çok sık kullanılıyor. Reel faizlerin yüksek olduğu dönemlerde bu doğru bir teşhis idi. Ama bugün yanlıştır. Çünkü kredi faizleri enflasyonun altında kaldığı sürece, bankadan borçlanmak kârlıdır. Merkez Bankası faiz verilerine göre; Banka kredi faizleri yüzde 25 ile