CHP İlke ve Demokrasi Hareketi, CHP'de devrim istiyor

CHP'deki Zoom toplantısı krizi ve değişim çağrıları hakkındaki görüşlerimi cuma günü aktarmıştım. Ancak parti içinde bu çağrıları dile getiren bir oluşumdan söz etmeyi ihmal etmişim. Bugün bu eksiğimi kapatmak için, eski CHP Parti Meclisi üyesi Prof. Dr. Örsan K. Öymen'in girişimiyle bir ay önce kurulan CHP İlke ve Demokrasi Hareketi'nden söz edeceğim.Hareketin açıkladığı çağrı metnini hazırlayanlar arasında, Örsan Öymen ile birlikte, eski CHP milletvekili ve Devlet Bakanı Algan Hacaloğlu, eski CHP milletvekili Prof. Dr. Necla Arat, eski CHP milletvekili Prof. Dr. Nur Serter, eski CHP milletvekili Dilek Akagün Yılmaz, CHP üyesi Prof. Dr. Tolga Yarman, CHP üyesi emekli Tuğamiral Türker Ertürk, CHP üyesi Utkan Güneş de bulunuyor.Bildirinin tümüne bu köşede yer vermem olanaklı olmasa da önemli noktalarının altını çizmeye çalışacağımİlk olarak, 2023 yılı seçim sonuçlarının CHP ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu açısından başarısızlıkla sonuçlandığı, 13 yılda 12 seçim kaybedildiği, CHP'nin oyunun 2010 yılından beri yüzde 22-26 aralığında takılıp kaldığı, son seçimlerde ise içinde dört ittifak partisinin de oyu bulunduğu halde yüzde 25 olduğu, bu durumda CHP'nin, yüzde 22 olan bir önceki seçimdeki oyunu artırmadığı saptamasında bulunuyorlar.Sonrasında, "Kılıçdaroğlu'nun yönetiminde birçok olumlu çalışma da yapılmış ve yoğun bir emek harcanmış olsa da gerçekleşen büyük hatalar, kronikleşmiş seçim yenilgileriyle sonuçlanmıştır" diyerek yenilginin temel nedenlerini aşağıdaki başlıkları vurgulayarak belirtiyorlarTEMEL İLKELER BERTARAF EDİLDİ... - Parti içi demokrasi mekanizmasının işletilmemesi ve partinin kurumsal kimliğinden uzaklaşılması. - Başta laiklik olmak üzere, kurultay tarafından onaylanan parti programında ve parti tüzüğünde yer alan ve aynı zamanda anayasa maddesi olan bazı temel ilkelerin parti yönetimi tarafından bertaraf edilmesi. - Cumhuriyetçilik ilkesinin özündeki temellerden birisi olan laikliğin yok sayılarak Cumhuriyetçilik ilkesine de zarar verilmesi, halkın egemenliği yerine, ruhban sınıfının, tarikatların, cemaatlerin egemenliğinin sağlanmasına göz yumulması. - Halkçılık, devletçilikkamuculuk, sosyal demokrasi ve demokratik solculuk ilkelerinin söylemde kalması, bu ilkelerle bağdaşan ekonomi politikaları, karma ekonomik model ve somut projelerin yeterli bir biçimde geliştirilememesi.- Ümmetçiliğin antitezi olan ve vatan vatandaşlık bilincini aşılamak için geliştirilen, ırkçılık anlamına gelmeyen, milliyetçilikulusçuluk ilkesine yeterince vurgu yapılmaması; ayrıca Türkiye'nin ulusal güvenliği ve bütünlüğü konusundaki kaygıların giderilememesi; özellikle dış politika sorunları ve emperyalizme karşı mücadele konusunda etkili bir açılım yapılamaması.- Devrimcilik ilkesinin görmezden gelinmesi, Türkiye Cumhuriyeti'nin ve CHP'nin